Hilâl-i Ahmer, Donanma ve Müdafaa-i Milliye cemiyetleri ile birlikte sivil yaşamda etkin olan ve askerî amaçlar doğrultusunda faaliyet gösteren bir cemiyet idi. Birinci Dünya Savaşı’nda Osmanlı Hilâl-i Ahmer Cemiyeti’nin Mekteb-i Sultânî’de 1917’nin Şubat ayında tertip ettiği sergi, cephe gerisinde sivil yaşamın bu tarz cemiyetler vasıtasıyla nasıl seferber edildiğini göstermesi bakımından önemli bir etkinliği temsil etmektedir. Serginin hazırlanmasında Doktor Besim Ömer Paşa’nın çok büyük bir emeği geçmiş olup İsmail Canbulat gibi İttihat ve Terakki’nin önde gelenlerinin de serginin gerçekleştirilmesine büyük bir katkısı olmuştur. Sergide sadece Osmanlı Hilâl-i Ahmer’i değil, Alman ve Avusturya Salib-i Ahmer (Kızılhaç) teşkilatları da yer almıştır. Sergi bir yandan Cemiyetin yararlılığını ve gelişmişliğini gösterirken öte yandan da savaşın kurumsal deneyiminin medikal boyutunu ve hatta yer yer savaş deneyiminin görsel olarak kurgulanmış halini toplamda iki yüz bin ziyaretçiye aktardı.
Sergide teşhir edilen eşyalar arasında tıbbi araç-gereç, tedavilerde kullanılan aletler, Cemiyetin sağlık hizmetlerini gösteren muhtelif fotoğraflar yer aldı. Ancak bu sergideki objeler, savaşın yol açtığı trajedi ve yıkımı içermeyen sterilize bir gerçeklik sunmaktaydı.
The Red Crescent Society was effective in civil life as well as the Society for the Ottoman Navy, and the Society for National Defense. The exhibition that the Ottoman Red Crescent Society organized in Galatasaray High School in February 1917 during the First World War was an important event in terms of how civil life on the home front was mobilized by such societies. During the preparation phase, Besim Ömer Pasha labored over, and the leading members of the Union and Progress like İsmail Canbulat had a great contribution to its preparation. Not only the Ottoman Red Crescent Society, but also German and Austrian Red Crosses were involved in the exhibition. While displaying the efficacy and development of the society, this exhibition conveyed the medical dimension of the intuitional war experience, and even visually configured version of the war experience, to 200,000 visitors. The objects displayed in the exhibition were medical equipment, devices for healing, some photographs capturing medical services of the society. Nevertheless, the objects in this exhibition featured a sterilized reality that did not include the tragedy and destruction brought about by the war.
Primary Language | Turkish |
---|---|
Journal Section | Articles |
Authors | |
Publication Date | May 10, 2022 |
Published in Issue | Year 2022 Volume: 38 Issue: 105 |