Uluslararası hukukta devletlerin tanınma teorileri iki grupta incelenir. Kurucu teori, tanımanın hukuki oluşturucu özelliğini savunurken, uluslararası hukukun işleyişi bağlamında yöntemsel sorunlar yaratır. Bu sorunlara tepki gösteren açıklayıcı teori, tanınma eyleminin oluşturucu etkisi olmadığını savunur. Çalışma, teorilerin, karşılıklı tanınma eyleminin uluslararası kişileri niteleyici özelliğini hesaba katma bağlamında yetersiz kaldığını eleştirel olarak ortaya koyar. Temel farklılıklarına rağmen, her iki teorinin kavramsal zemininde, tüm çelişkileri ile birlikte, Emer de Vattel’in mutlak egemenlik fikrinin yattığını ve bahsedilen yetersizliğin esas nedeninin bu olduğunu gösterir. Mutlak egemenlik fikrinin tanınma kavramını kısıtlı bir ekonomi içerisine hapsettiğini ve ancak bu kısıtlamanın giderilmesi durumunda devletler arası ilişkisel durumun karşılıklı oluşturucu etkisinin açıklanabileceğini savunur.
There are two general theories of recognition of states. Defending the legally constitutive effect of recognition, the constitutive theory disturbs the procedural order of international law. Reacting to this disturbance, the declarative theory dismisses any legally constitutive effect of recognition. This study provides a critique of the failure of both theories to account for the determinative effect of mutual recognition upon states as persons of international law. Despite their fundamental differences, both theories incorporate Vattel’s problematic notion of absolute sovereignty and this incorporation causes the aforementioned failure by trapping the theories within a restrictive economy. It is only by removing this restriction that one can account for the relational aspect of coming into being as an international subject.
Recognition International Law Statehood International Subject Declarative Theory Constitutive Theory
Primary Language | Turkish |
---|---|
Subjects | Law in Context |
Journal Section | Research Article |
Authors | |
Publication Date | April 15, 2020 |
Published in Issue | Year 2020 |
Ankara Barosu Dergisi TÜHAS atıf sistemini benimsemektedir.