Ticari işletme faaliyeti olan televizyon
yayıncılığı, reklam gelirleri ile faaliyetlerini sürdürmekte ve bu durum
televizyon kanalları arasında rekabet ortamının oluşmasına sebep
olmaktadır. Ayrıca bu rekabet ortamı,
seyirci tarafından benimsenen bazı program formatlarının taklit edilmesine veya
yeni program formatı arayışına girilmesine sebep olmaktadır. Özellikle
televizyon program formatları ile ilgili olarak ortaya çıkan uyuşmazlıklar
“format” kavramının hukuki niteliğinin saptanmasını gerektirmektedir. Televizyon
program formatlarının ve televizyon programlarının “fikri ürün” olduğu ve her
halde genel hükümler çerçevesinde korunacağı tartışmasızdır. Asıl sorun bu
fikri ürünlerin ayrıca telif hukuku kapsamında korunup korunamayacakları
noktasında toplanmaktadır. Başka deyişle televizyon program formatlarının ve
televizyon programlarının 5484 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Kanunu
çerçevesinde eser olarak kabul edilebilmesi için gereken şartları taşıyıp
taşımadıklarının belirlenmesi gerekmektedir.
Primary Language | Turkish |
---|---|
Journal Section | ÖZEL HUKUK |
Authors | |
Publication Date | July 26, 2019 |
Published in Issue | Year 2019 |