It’s an inevitable fact that developing a practice without considering the philosophical approach on which regulations related to the sexual offences in the Turkish Penal Code are based would cause various problems. In order to provide a correct implementation, first of all, it is necessary to examine the philosophical approach on which the regulations on sexual offences are grounded. It is due to this approach-related problem that the wrong justification in the Court of Cassation’s case-law that the consent to sexual behavior constitutes a “justification defense” for sexual offences still continues. Likewise, timidity in the application of the provision on the mistake of law, which is an excuse defense that removes or mitigates the culpability of the actor, especially in respect to sexual offences has given rise to several problematic convictions.
Although it is possible and necessary to solve these problems with the case-law developed pursuant to the current provisions of the Turkish Penal Code, aforementioned hesitancy has triggered efforts to ”resolve” these problems through legislative action -in other words, by means of legal regulation, even in the form of provisional article-.
In this article, there are explanations with regard to the incorrectness of trying to “solve” the factitious “problem”, which occurs within the context of “wedding” the victim of the sexual abuse of children to the perpetrator of the offence, through legal regulation, and about the correct solution.
Türk Ceza Kanununda yer alan cinsel suçlara ilişkin düzenlemelerin dayandığı felsefi yaklaşım esas alınmadan uygulama geliştirilmesinin, çeşitli sorunlara sebebiyet vereceği kaçınılmaz bir gerçektir. Doğru bir uygulama gerçekleştirebilmek için, öncelikle, cinsel suçlara ilişkin düzenlemelerin dayandığı felsefi yaklaşımı ortaya koymak gerekir. Bu yaklaşım sorunu dolayısıyladır ki, yüksek mahkeme içtihatlarında cinsel davranışlara yönelik rızanın cinsel suçlar bakımından bir “hukuka uygunluk sebebi” oluşturduğu yönündeki yanlış gerekçelendirmelere devam edilmektedir. Keza, bir kusurluluğu etkileyen ve hatta bazı durumlarda ortadan kaldıran sebep olarak haksızlık hatasına ilişkin kanun hükümlerinin özellikle cinsel suçlar bakımından uygulanmasındaki çekingenlik, ortaya bir dizi sorunlu mahkumiyet hükmü ve hükümlü sorunu çıkarmıştır.
Bu sorunların TCK’nın mevcut hükümleri çerçevesinde geliştirilen içtihatlarla çözümlenmesi mümkün ve gerekirken, söz konusu çekingenlik, yasama faaliyetiyle, yani geçici madde şeklinde de olsa, kanuni düzenlemeyle “çözümlenmesi” çabalarını tetiklemiştir.
Çalışmamızda, özellikle cinsel istismar suçunun mağduru ile failinin bilahare “evlendirilmeleri” bağlamında ortaya çıkan sun’î “sorunun” kanuni düzenlemeyle “çözümlenmesine” çalışılmasının yanlışlığına ve doğru çözüme ilişkin açıklamalarda bulunulmuştur.
Cinsel dokunulmazlık Cinsel saldırı Cinsel istismar cinsel taciz cinsel davranış cinsel ilişki evlenme engeli evlenme yasağı
Primary Language | Turkish |
---|---|
Subjects | Law in Context |
Journal Section | KAMU HUKUKU |
Authors | |
Publication Date | January 31, 2020 |
Published in Issue | Year 2020 |