Bu çalışma uluslararası örgütlerin
meşruluğu üzerine yapılmış bir incelemedir. Uluslararası arenada uluslararası örgütlerin
sayısı onlara olan ihtiyaçla birlikte artmıştır. Bu durumun sebebi ise uluslararası
boyutta ortaya çıkan tehdit unsurlarıyla (terörizm, çevre problemleri, salgın
hastalıklar, fakirlik, küresel ısınma, iç savaşlar vb.) uluslararası işbirliği yaparak
baş edileceğine olan inançtır diyebiliriz. Ulus devletlerin yanı sıra uluslararası
hukukun önemli aktörlerinden biri haline gelen uluslararası örgütlerin meşru
zemininin tesis edilmesi gereksinimi bu örgütlere duyulan ihtiyacın da bir nevi
meşrulaştırılma çabasıdır. Uluslararası örgütler devletlerle kıyaslandığında
çok taraflı ve karmaşık bir yapıya sahiptirler. Bu sebeple, uluslararası
örgütlerin meşruluğunu tesis etmek devletlere göre daha sancılı bir süreci
içerir. Uluslararası örgütlerin uluslararası arenada bulunan ve
reddedemeyeceğimiz etkisi bu sancılı süreci yaşamak zorunda olduğumuzu
gösteriyor. Böylece, uluslararası örgütlerin meşru zeminini tesis etmek bir
ihtiyaç haline gelmektedir. Bu makale bahsettiğimiz bu ihtiyaca cevap verebilme
endişesi taşırken uluslararası örgütlerin meşru zemini tesis etmek için ihtiyaç
duyulan unsurlarla birlikte ortaya çıkan çelişkileri ve zorlukları da ifade
etmektedir. Bu endişeyi sergilemek için öncelikle meşruluk üzerine kısa bir
inceleme ile asıl tartışmamıza bir alt yapı oluşturmaya çalışacağız. Ardından uluslararası
hukuk çerçevesinde meşruluğun ele alınma yöntemlerini inceleyeceğiz. Uluslararası
örgütlerin meşru yapısını ve meşru zeminini tesis etmek için gereksinimleri
izah etmenin akabinde tartışmalı bir örnek olan Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi’nin
meşru yapısı üzerine bir kritik sunacağız. Son bölümde genel bir değerlendirme
ile bu çalışmayı özetleyeceğiz. Meşruluk ve otorite kavramlarının ilişkisi dâhilinde
de facto otoriteye sahip olabileceğini iddia ettiğimiz uluslararası örgütlerin
meşru yapısının tesis edilip edilemeyeceği problematiği makalenin ana tartışma
konusunu oluşturmaktadır.
Uluslararası Örgütler Meşruluk De facto Otorite Uluslararası Hukuk
This article analyses the legitimacy of international
organisations. Adverse impact of the globalisation process on entire world such
terrorism, environmental problems, epidemic illnesses, poverty, global warming,
civil war etc. has convinced nation-States as regards the necessity of
international organisations to deal with such global problems. Beside the
nation-States, therefore, international organisations have gradually become a
prominent legal actor of both international law and international society.
Since the concept of legitimacy has become a pivotal concern in international
law, an issue of establishing the legitimate base for international
organisations has been respected as a serious requirement before international
law. For the sake of analysing and criticising of the legitimacy of
international organisations, this article, briefly examines the concept of
legitimacy. It then analyses the concept of legitimacy in the field of
international law since international organisations have been accepted and
recognised as one of prominent legal actors as well as nation-States. The
legitimacy question of international organisation which is the central issue of
this article is being examined in the third section. It further looks for vital
ingredients that should be hold by international organisations to be
legitimately accepted under international law. In the fourth section, It brings
a contentious sample case which is the legitimacy problem for the United
Nations Security Council. Final section concludes this article with an overall
assessment. Considering interdependence between legitimacy and authority, the
legitimacy question in international organisations may become a central issue
if de facto authority is claimed for international organisations. This article
finally claims that establishing the legitimate authority for international
organisations, in comparison to nation-States, is not peaceful and plain
process.
International Organisations Legitimacy De facto Authority International Law
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Bölüm | Tüm Sayı |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 30 Aralık 2018 |
Gönderilme Tarihi | 1 Kasım 2018 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2018 Cilt: 5 Sayı: 10 |
MAKALE DEĞERLENDİRME SÜRECİ
Yazar tarafından gönderilen bir makale, gönderim tarihinden itibaren 10 gün içinde dergi sekreteri tarafından makalenin, telif sözleşmesinin ve benzerlik raporunun (Turnitin programı) eksiksiz ve düzgün bir şekilde gönderilip gönderilmediği yönünden incelenir. İstenilen bu dosyalar eksiksiz ve düzgün bir şekilde gönderilmiş ise makale; ikinci aşamada derginin yayın çizgisine uygun olup olmadığı yönünden değerlendirilir. Bu süreçte makale yayın çizgisine uygun değilse yazara iade edilir. Makale yayın çizgisine uygun ise şablona uygun bir şekilde gönderilip gönderilmediği yönünden değerlendirilir. Şayet makale şablona uyarlanıp gönderilmemiş ise değerlendirme sürecine alınmaz. Bu süreçte yazarın derginin belirlediği şartlara uygun bir şekilde sisteme makale yüklemesi beklenir. Makale şablona uygun bir şekilde hazırlanıp gönderilmiş ise son aşamada makale derginin yayın ilkeleri, yazım kuralları, öz, abstract, extented abstract, kaynakça gösterimi vb. yönlerden incelenir. Bu ayrıntılarda makalede bir sorun varsa yazarın bu hususları tamamlaması istenir ve verilen süre içerisinde eksiksiz bir şekilde yeniden makaleyi göndermesi istenir.
Tüm bu aşamaları geçen makale, editör tarafından bilimsel yeterliliğinin denetlenmesi amacıyla ikinci 7 günlük süre içerisinde çalışmaya uygun iki hakeme değerlendirmeleri için gönderilir. Hakemlerin değerlendirme süreleri 15 gündür. Bu süre zarfında hakemlik görevini tamamlamayan bir hakem olursa ilgili hakeme değerlendirmeyi tamamlaması için 7 günlük ek süre verilebilir. Bu süre zarfında hakem görevini yerine getirmezse yerine yeni bir hakem ataması yapılır. En az iki hakemden gelen raporlar olumlu ise makale yayın aşamasına alınır. Hakem raporlarından birisi olumlu diğeri olumsuz ise makale üçüncü bir hakeme gönderilir. Üçüncü hakem raporu da olumsuz ise makale ret edilir. Üçüncü hakemin değerlendirmesi olumlu ise makaleyle ilgili hakem raporları dergi alan editörlerinden oluşan Editörler Kurulu tarafından incelenir. Makalenin yayınlanmasıyla ilgili nihai karar alan editörlerinden oluşan Editörler Kurulu tarafından verilir. Hakem raporlarının yetersiz ve tatmin etmekten uzak olması veya İngilizce editör tarafından abstract ve extented abstract’ın yetersiz görülmesi hallerinde de yine makaleyle ilgili son karar Editörler Kurulu tarafından verilir. Tüm bu aşamalardan geçen bir makale en yakın sayıya yayınlanmak üzere eklenir. İlgili sayıda yer kalmaması halinde makalenin yayımı bir sonraki sayıya kaydırılır. Bu durumda ve tüm değerlendirme sürecinde yazar isterse makalesini geri çekme hakkına sahiptir. Ancak bu durumu dergiye bildirmesi gerekir. Makale gönderim tarihinden makalenin yayına kabul tarihine kadar tüm bu işlemler için ortalama 3 aylık bir süre öngörülmektedir.