Birinci Dünya savaşı ile ilgili tarih ve edebiyat alanında geniş bir külliyat oluşmuş durumda. Ancak büyük ölçüde resmi kayıtlar, askeri raporlar ve talimatnamelere dayanan askeri tarih araştırmalarının savaşın tüm yönlerine ışık tutabildiğini ileri sürebilmek mümkün değildir. Osmanlı askeri tarihçiliğinde belgelere dayalı araştırmaların tek taraflı ve kısıtlı yaklaşımlarından farklı olarak asker anıları ve günlükleri incelenen konuya yepyeni bir boyut kazandırmaktadır. Bizzat cephede görev almış ve savaşın bütün zorluklarını doğrudan yaşayan ihtiyat subayları tarafından kaleme alınan bu eserlerin bilimsel kesinlik ve doğruluk açısından bazı sakıncalarla malul olsa da yeni bakış açıları sunma potansiyeli taşıdıkları yabana atılmamalıdır. Askeri raporlar, resmi yazışma ve talimatların yanında Birinci Dünya Savaşı’na katılan askerlerin kaleme aldıkları anılar, Osmanlı-Alman ittifakının görünmeyen yüzüne ışık tutmaktadır. Osmanlı Devleti’nin Almanya ile kurmuş olduğu askeri ittifakın neticesinde askeri teknolojik ve stratejik yönlerden birçok avantaj sağlandığı bilinmektedir. Ancak bu ittifak ilişkisinin beraberinde getirdiği avantajların boyutları ve Osmanlı ordusunda görev alan Alman subaylarının sağladıkları yararlılıkların niteliği müstakil araştırmalara konu edilmemiş bir alanı teşkil etmektedir. Resmi kayıtlara yansımayan gelişmelerin sıcağı sıcağına, aşağıdan bir gözle aktarıldığı anı ve günlük türü eserler, daha çok Osmanlı toplumunun kalburüstü-entelektüel diyebileceğimiz eğitimli sınıfını oluşturan subaylar tarafından kaleme alınmıştır. Bu araştırmada, Birinci Dünya Savaşı’nda çeşitli cephelerde görev almış Osmanlı subaylarının kaleme aldıkları anı ya da günlükler titiz bir incelemeye tabi tutularak konu ile ilgili çıkarımlarda bulunulmaya çalışılmış ve savaş koşullarında Alman komutanlarının aldıkları riskler ve sergiledikleri yönetim pratikleri Osmanlı subaylarının gözünden aktarılmaya çalışılmıştır. Bunun yanında, vatan savunması derdine düşen Osmanlı subayları ile Birinci Dünya Savaşı’nın Osmanlı topraklarındaki cephelerinde bir askeri ittifak sürecinde olan Alman komutanlarının stratejik tavırları arasındaki dikotomiye ışık tutulmaya çalışılmıştır.
A large archive has been formed in the field of history and literature related to the First World War. However, it is not possible to suggest that military history investigations based on large-scale official records, military reports and instructions can shed light on all aspects of war. Unlike the one-sided and limited approaches of investigations based on documents in Ottoman military history, military memorials and journals add a whole new dimension to the subject under examination. These works, which have been taken over by the reserve officers who have been directly involved in the battlefront and who have directly experienced all the difficulties of the war, should not be disregarded that they have the potential to present new perspectives. As well as the military reports, official correspondence and instructions, the memoirs of the troops participating in the First World War shed light on the invisible face of the Ottoman-German alliance. It is known that the military alliance that the Ottoman State established with Germany provided many advantages in terms of military technological and strategic ways. However, the dimensions of the advantages brought about by this alliance relationship and the nature of the usefulness of the German officers in the Ottoman army constitute an unexplored area of research. The developments not reflected in the official records were written down by the officers who constituted the educated class which we can call the intellectuals of Ottoman society into the memoirs and journals. In this research, the memories and journals of the Ottoman officers who worked at various fronts in the First World War were subjected to a rigorous examination and tried to be made an inference about the subject and the risks of the German commanders in the war conditions and the management practices that they exhibited were tried to be conveyed in the eyes of the Ottoman officers. In addition, the dichotomy between the Ottoman officers who were defending the homeland and the strategic attitudes of the German commanders in the process of a military alliance on the fronts of the First World War in the Ottoman lands is tried to be sorted out.
Primary Language | Turkish |
---|---|
Journal Section | Articles |
Authors | |
Publication Date | May 1, 2022 |
Submission Date | January 23, 2022 |
Acceptance Date | March 25, 2022 |
Published in Issue | Year 2022 |
Journal of Atatürk Yolu is licensed under CC BY-NC-ND 4.0