İnsanların sahip olduğu din, dil, etnisite, kültür, cinsiyet ve benzeri farklılıklar bireysel kimliklerini oluşturmaktadırlar. Özellikle günümüzde teknolojik gelişmeler vasıtasıyla yaşanan toplumsal hareketlenmeler birbirinden oldukça farklı kimlikten bireylerin bir araya gelmesini sağlamış ve çok uluslu yapılara sahip devletleri ve bu devletlerde farklı kimliklerin tanınması ve kültürel farklara saygı gösterilmesini talep eden azınlık grupların sorunlarını ortaya çıkarmıştır. Çeşitli etnik gruba sahip olan ülkelerde birlikte yaşama sorununa çözümler getirebilmek için çeşitli çoğulculuk ve çokkültürcülük politikaları geliştirilmiştir. Bu politikalar Kanada ve Avustralya ülkelerinde farklılıkları tanıyan ve “hoşgürü”yü içeren çokkültürcülüğü devlet politikası olarak tanınması şeklinde gerçekleşirken, kendi devlet yapısını çok kültürlü olarak tanımayan Amerikan deneyiminde ise, etnik, dini ve ulusal kimlikleri içinde eriterek yeni oluşumları ortaya çıkaracaklarına inandıkları eritme potası metaforundan, kültürel çoğulculuğa gibi yaklaşımlar ile bu sorunu çözmeye çalıştıkları bilinmektedir.
Bu makalede 2004 yılı Amerikan yapımı olan, Paul Haggis’in yazdığı ve yönettiği Crash filmini metin söylem analizi bağlamında değerlendirmeye çalışacağız. Film ABD’nin etnik ve kültürel çeşitliliği en yüksek olan Kaliforniya Eyaleti Los Angeles şehrinde geçiyor. Şehir Hispanik dominant bir nüfusa sahip olmanın yanında Asya Pasifik, Ortadoğu gibi dünyanın her yerinden gelen insanları da bir arada yaşatıyor. Filmde yönetmen Meksika kökenli bir polis memuru, siyahileri, İranlı bir aileyi ve pek çok etnik kökene sahip gruptan gelen insanı bir araya getirerek Amerika’nın kendi içinde yaşamış olduğu ırkçılık sorununa derinden ve çok cesurca müdahalelerde bulunuyor. “En İyi Film”, “En İyi Orijinal Senaryo” ve “En İyi Kurgu” dallarında Akademi ödülünü almış olan “Crash” filmi esasında Amerika’nın bünyesinde barındırdığı muazzam çeşitliliği ve farklılıkları yok etmeyi ve Amerikan kimliğinde eritmeyi hedefleyen eritme potasından kültürel çoğulculuğa pek çok meseleyi de sinemanın ifade gücü ile gözler önüne serme başarısı gösteriyor.
Differences in religion, language, ethnicity, culture, gender, etc., constitute individual identities. Especially today, social mobilizations through technological developments have brought together individuals with very different identities and created states with multinational structures and the problems of minority groups demanding recognition of different identities and respect for cultural differences in these states. Various pluralism and multiculturalism policies have been developed in countries with diverse ethnic groups to solve the problem of living together. These policies have been realized in Canada and Australia by recognizing multiculturalism as a state policy that acknowledges differences and includes "tolerance." In contrast, in the American experience, which does not recognize its state structure as multicultural, it is known that they have tried to solve this problem with approaches such as cultural pluralism from the melting pot metaphor, which they believe will create new formations by melting ethnic, religious and national identities.
In this article, we will try to evaluate the 2004 American film Crash, written and directed by Paul Haggis, in the context of text discourse analysis. The movie takes place in Los Angeles, California, the most ethnically and culturally diverse city in the USA. In addition to having a Hispanic-dominant population, the city is home to people from all over the world, such as Asia Pacific and the Middle East. The director brings together a police officer of Mexican descent, black people, an Iranian family, and people of many ethnic backgrounds to make a profound and courageous intervention into the problem of racism in America. Winner of the Academy Awards for "Best Picture," "Best Original Screenplay" and "Best Editing," "Crash" succeeds in revealing many issues, from the melting pot to cultural pluralism, which aims to destroy the enormous diversity and differences within the United States and melt them into the American identity, through the expressive power of cinema.
Primary Language | Turkish |
---|---|
Subjects | Sociology of Migration, Ethnicity and Multiculturalism |
Journal Section | Research Articles |
Authors | |
Early Pub Date | November 30, 2023 |
Publication Date | November 30, 2023 |
Submission Date | July 15, 2023 |
Published in Issue | Year 2023 Volume: 23 Issue: 3 |