Mehmet Akif Ersoy and Muhammad Iqbal are two Muslim poets who lived at the same time but in different geographies. Mehmet Akif Ersoy died in 1936 and Muhammad Iqbal died in 1938. Both of them are like-minded intellectuals who share the same anguish for the future of society. These two poets, whose hearts were on fire with the love of independence and freedom, were also the interpreters of enthusiastic souls and hearts full of faith. Another common feature of these two poets is the importance they attach to youth. Iqbal tries to be a guide for the youth in the person of his son Javid in the address entitled Hitâb be Jâvîd, which was published at the end of his work Cavidname. Hitāb be Jāwīd is a detached work of 136 couplets written in the genre of nasihatname. It is a work that is a continuation of the culture of advice, which is known with names such as siyasetname, hikmet, pendname, vasiyetname and ibretname in classical poetry tradition. Similarly, in his poem Asım in the sixth volume of Safahat, Akif endeavours to guide the young generation in the person of Asım. Asım, which is an independent poem, is a verse story written in the form of mesnevi verse. In this study, Iqbal and Akif's advice to the young generation is discussed comparatively based on their works Hitâb be Câvîd and Asım. Although the geographies they lived in were different, Akif and Iqbal, who were members of the same civilisation, generally expressed the same views. Iqbal adopted the style of classical poetry, presented his advice in this direction and drew a path based on individual values education. Akif, on the other hand, although classical in form, adopted a modern way in terms of style and method, saw the individual as a part of society and considered values education as a social-centred development.
Mehmet Akif Ersoy ve Muhammed İkbal, aynı tarihlerde fakat farklı coğrafyalarda yaşamış iki Müslüman şairdir. Mehmet Akif Ersoy 1936’da, Muhammed İkbal 1938’de vefat etmiştir. Her ikisi de aynı fikirde toplumun geleceği adına aynı ıstırabı paylaşan fikir adamlarıdır. Gönülleri istiklal ve hürriyet aşkıyla tutuşan bu iki şair, aynı zamanda coşkun ruhlara ve iman dolu kalplere de tercüman olmuştur. Bu iki şairin bir diğer ortak yanı ise gençliğe verdikleri önemdir. İkbal, Cavidname adlı eserinin sonunda neşredilen Hitâb be Câvîd adlı hitabede, oğlu Cavid’in şahsında gençliğe rehber olmaya çalışır. Hitâb be Câvîd 136 beyitten oluşan nasihatname türünde yazılmış müstakil bir eserdir. Klasik şiir geleneğinde siyasetname, hikmet, pend-name, vasiyetname ve ibret-name gibi isimlerle anılan nasihat kültürünün devamı niteliğinde bir eserdir. Aynı şekilde Âkif de Safahat’ın altıncı cildinde yer alan Asım adlı şiirinde, Asım’ın şahsında genç nesle yol gösterme gayretindedir. Müstakil bir şiir olan Asım, mesnevi nazım şeklinde kaleme alınmış, manzum hikâyedir. Bu çalışmada İkbal ve Âkif’in, Hitâb be Câvîd ve Asım adlı eserlerinden hareketle, genç nesle tavsiyeleri karşılaştırmalı olarak ele alınmıştır. Yaşadıkları coğrafyalar farklı olsa da aynı medeniyetin bireyi olan Akif ve İkbal genelde aynı görüşleri dile getirmiştir. İkbal, klasik şiir üslûbunu benimsemiş, nasihatlerini de bu yönde sunmuş ve bireysel değerler eğitimi esas alan bir yol çizmiştir. Akif ise şeklen olarak klasik olmakla birlikte, üslup ve yöntem açısından modern bir yol benimsemiş, bireyi toplumun bir parçası olarak görmüş ve değerler eğitimi toplumsal merkezli bir gelişim olarak düşünmüştür.
Primary Language | Turkish |
---|---|
Subjects | Literary Studies (Other) |
Journal Section | Literature |
Authors | |
Publication Date | July 24, 2024 |
Submission Date | June 29, 2024 |
Acceptance Date | July 17, 2024 |
Published in Issue | Year 2024 Volume: 12 Issue: 2 |