Dış borç, özellikle gelişmekte olan ülkeler için cari ve gelecek dönem gelişmelerinde küresel bir sorundur. Temel ekonomi teorilerine göre dış borç, yatırım ve emek verimliliği üzerinde etki yapmalıdır. Gelişmekte olan ülkeler gelişme ve büyüme göstererek bireylerinin refah düzeylerini arttırma, istikrar sağlama, bağımsızlık gibi temel amaçlara sahipken, yüksek cari ve bütçe açıkları verme gibi finansman kaynağı sorunuyla karşı karşıya kalmaktadırlar.
Analizde Türkiye ekonomisinin 1990-2019 yılları arasındaki döneme ait yıllık veriler kullanılarak Gecikmesi Dağıtılmış Otoregresif Model –ARDL, hata düzeltme modeli (VECM) eş bütünleşme ve Toda Yamamoto Nedensellik metotları kullanılmıştır. Analizlerin sonucu dış borç ve ekonomik büyüme arasında bir etkileşimin ve eş bütünleşmenin olduğunu göstermektedir. Analiz sonuçlarına göre, uzun dönemde ekonomik büyüme ve enflasyon dış borcu pozitif, ticari açıklık ise negatif olarak etkilemektedir Ekonomik büyüme’den dış borç yüküne nedensellik ilişkisi varken dış borçtan ekonomik büyümeye nedensellik ilişkisi olmadığı tespit edilmiştir. Ticari açıklıktan dış borca doğru bir nedensellik vardır. Enflasyondan dış borca bir nedensellik ilişkisi olması enflasyon yükseldikçe dış borç yükünde bir artış olduğunu fakat dış borç yükü arttığında enflasyonun yükselmediğini ifade etmektedir. Enflasyonla ekonomik büyüme arasında ise çift yönlü bir nedensellik ilişkisi vardır.
İlginize teşekkür ederim
Primary Language | Turkish |
---|---|
Journal Section | Makaleler |
Authors | |
Publication Date | November 29, 2021 |
Published in Issue | Year 2021 Volume: 25 Issue: Özel Sayı |