Syrian seaports came to the fore in trade since the Mediterranean trade rose in importance again from 19th century on. Many European countries particularly France and England which realized commercial and strategic significance of the region began playing active roles to wield influence on the region then. The most crucial place of the region is Mount Lebanese because of its central point in Syrian trade and its multi-ethnic and multi-religious structure. Therefore Mount Lebanese became an important place in the eyes of European states
19. yüzyıldan itibaren Akdeniz ticaretinin tekrar önem kazanmasıyla birlikte Suriye limanları da bu ticarette ön plana çıkmaya başlamıştır. Bölgenin ticari ve stratejik öneminin farkına varan başta Fransa ve İngiltere olmak üzere birçok Avrupa ülkesi burada etkin olmak için faaliyet yürütmüştür. Bölgenin en hassas yeri Cebel-i Lübnan’dır. Suriye ticaretinin odak noktasında bulunması, çok milletli ve çok dinli bir yapıya sahip olması Cebel-i Lübnan’ı Avrupalı devletler nezdinde önemli bir yer haline getirmiştir.
1887 tarihinde Suriye’ye özel görevle gönderilen Hüseyin Rıza Paşa’nın II. Abdülhamit’e sunduğu layiha o dönemdeki Suriye-Lübnan’ın durumu ve Avrupalı devletlerin bölgedeki faaliyetleri hakkında bilgi vermektedir. Ayrıca layihada Osmanlı Devleti’nin bu faaliyetlere karşı alması gereken önlemler belirtilmektedir.
Çalışmamızda, bu layiha çerçevesinde II. Abdülhamit döneminde Suriye- Lübnan’ın durumunu ve Hüseyin Rıza Paşa’nın bölgeyle önerilerini değerlendireceğiz.
Primary Language | Turkish |
---|---|
Journal Section | Makaleler |
Authors | |
Publication Date | August 4, 2015 |
Published in Issue | Year 2015 Issue: 54 |