Théodore Flournoy, one of the founders of the psychology of religion in continental Europe, was a scholar known for his firm adherence to the Christian faith. In his youth, Flournoy oscillated between theological criticism and religious devotion, demonstrating that even internal conflicts can result in unity and harmony. These experiences were rare among the intellectuals of his time. In this sense, Flournoy's life is an important case study for understanding the tension between scientific and religious ideas of the modern world. Underlining the complexity of the human inner world, Flournoy argues that even contradictory tendencies can exist in a meaningful unity. Despite his deep faith, Flournoy criticises the disconnection of religion from real life and the parochialism of the church. He also made an intense effort for a deeper understanding of religious values. At this point, Flournoy argued that science is insufficient to fully explain human experience, that scientific knowledge cannot replace religion, and that religion plays an important role in understanding life and existence. In terms of religious belief, Flournoy avoided strict adherence to the teachings of the church. According to him, religious reality, which is an organic and psychological phenomenon, cannot be understood with dogmatic approaches. Therefore, Flournoy's life and teachings constitute an important example to understand the balance between scientific thought and spiritual faith and to show that these two complement each other.
Psychology of Religion Théodore Flournoy Religiosity Objectivity Scientificity Science and Religion
Kıta Avrupa’sında din psikolojisinin kurucuları arasında mümtaz bir yere sahip olan Théodore Flournoy Hristiyan inancına sıkı sıkıya bağlılığıyla tanınan bir bilim insanıdır. Gençlik yıllarında, teolojik eleştiri ve dini bağlılık arasında gidip gelen Flournoy, içsel çatışmaların bile birleşme ve uyum içinde sonuçlanabileceğini göstermiştir. Bu deneyimler, çağının aydınları arasında nadir görülen bir durumdur. Bu anlamda Flournoy’ un hayatı, modern dünyanın bilimsel ve dini fikirleri arasındaki gerilimi anlamak için önemli bir vaka çalışmasıdır. İnsan iç dünyasındaki karmaşıklığın altını çizen Flournoy, çelişkili eğilimlerin bile anlamlı bir bütünlük içinde var olabileceğini iddia etmektedir. Derin bir inanca sahip olmasına rağmen, Flournoy dinin gerçek yaşamla bağını koparmasını ve kilisenin dar görüşlülüğünü eleştirir. Ayrıca o, dini değerlerin daha derinlemesine anlaşılması için yoğun bir çaba sarf etmiştir. Bu noktada Flournoy, bilimin insan deneyimini tam olarak açıklamakta yetersiz kaldığını, bilimsel bilginin dinin yerini alamayacağını ve hayatı ve var oluşu anlamada dinin önemli bir rol oynadığını savunmuştur. Dini inanç itibarıyla Flournoy, kilisenin öğretilerine katı bir şekilde bağlı kalmaktan kaçınmıştır. Ona göre organik ve psikolojik bir olgu olan dini gerçeklik dogmatik yaklaşımlarla anlaşılamaz. Bu nedenle, Flournoy’un yaşamı ve öğretileri, bilimsel düşünce ile manevi inanç arasındaki dengeyi anlamak ve bu ikilinin birbirini tamamladığını göstermek için önemli bir örnek teşkil eder.
Primary Language | Turkish |
---|---|
Subjects | Religious Studies (Other) |
Journal Section | Çeviriler |
Authors | |
Translators | |
Publication Date | June 30, 2024 |
Submission Date | April 16, 2024 |
Acceptance Date | June 26, 2024 |
Published in Issue | Year 2024 Issue: 11 |
This work is licensed under a Creative Commons Attribution-NonCommercial 4.0 International License.