Abstract
Mehmed Esad Safvet Paşa, XIX. yüzyıl Osmanlı tarihinin önemli şahsiyetlerindendir. Ticaret, Maârif, Adliye, Nafia ve Hariciye Nâzırlığı yapmıştır. Paris sefirliği görevinde bulunması Batıyı daha iyi tanımasına vesile olmuştur. İdareciliği sırasında taltiflerinin yanında azilleri de olmuştur. Kendisine tevdi edilen her görevi ciddiyet ve dürüstlük içinde yapmıştır.
Safvet Paşa’nın, Bâbıâli’ye farklı lisanlarda gelen yazıların tercüme edildiği Tercüme Odası’nda yetişmesi kendisinin diplomat vasfı kazanmasına büyük katkı sağlamıştır. Osmanlı Devleti, Safvet Paşa’nın diplomatik vasfından istifade ederek, Balkanlar’da çıkan ayaklanmalarda, Tersane Konferansı’nda ve Ayastefanos antlaşmasında görevlendirmiştir. Kıbrıs’ın İngilizler’e terki, Safvet Paşa’nın hiç arzulamamasına rağmen sadâreti döneminde gerçekleşmiştir. İçerdeki toplumsal huzursuzluk ve dışarıdan yapılan baskılar neticesinde Kânûn-ı Esâsî’nin hazırlanması bir zaruret haline gelmiştir. Osmanlı Devleti’nin bu konuda görevlendirdiği kişilerden birisi olan Safvet Paşa, hazırladığı 130 maddelik taslak metin ile Kânûn-ı Esâsî’nin hazırlanmasına katkıda bulunmuştur.
Safvet Paşa’nın Maârif Nâzırlığı, birçok yeniliklerin yapıldığı bir dönem olmuştur. Maârif Nâzırlığı sırasında hazırlanan Maârif-i Umûmiyye Nizamnâmesi, Osmanlı eğitim sistemine batılı anlamda eğitim kurumlarının kurulmasına zemin hazırlamıştır. Safvet Paşa, eğitim konusunu bir devlet sorunu olarak değerlendirmiş ve bu doğrultuda çalışmalar yaparak Osmanlı eğitim sistemine ivme kazandırmaya çalışmıştır.
Safvet Paşa’nın Osmanlı Devleti’ne katkıda bulunduğu bir alan da müzeciliktir. Eski eserlerin korunması ve saklanması konusunda büyük bir hassasiyet göstermiştir. Valiliklere gönderdiği talimat ile devlet içindeki eski eserlerin belirlenmesini istemiştir. Bu uygulaması Osmanlı müzeciliğinin gelişmesi için önemli bir adım olmuştur.