UNESCO (Birleşmiş Milletler Eğitim, Bilim ve Kültür Kurumu) tarafından 2003 yılında kabul edilen ve 2006 yılında da Türkiye tarafından onaylanan "UNESCO Somut Olmayan Kültürel Mirasın Korunması Sözleşmesi"nin uygulanması hem ulusal hem de uluslararası düzeyde gerçekleştirilmektedir. Sözleşmenin ulusal düzeyde uygulanması “Somut Olmayan Kültürel Miras Türkiye Ulusal Envanteri” ile “Yaşayan İnsan Hazineleri Türkiye Ulusal Envanteri” olmak üzere iki ayrı kategoride yürütülmektedir. “Yaşayan İnsan Hazineleri” terimi, somut olmayan kültürel mirasın ögelerini tekrar yaratma ve yorumlama konusunda yüksek düzeyde bilgi ve beceriye sahip bireyleri içerir. Diğer bir ifadeyle bir gelenek taşıyıcısının Kültür ve Turizm Bakanlığı tarafından “Yaşayan İnsan Hazinesi” olarak tanınabilmesi için belirli şartları yerine getirmesi gerekmektedir. Bu şartlara haiz bireyler uzmanlar komisyonuna "Yaşayan İnsan Hazinesi" olarak önerilirler.
Yaşayan insan hazinesi olarak kaydedilen gelenek temsilcilerinden birisi de âşıklardır. Yüzyıllar öncesinden günümüze ulaşan âşıklık geleneği bu geleneği yaşatan âşıklar ile hayat bulmuştur. Âşık Veysel de aşıklık geleneğinin yirminci yüzyıldaki önemli temsilcilerinden birisidir. Veysel ozanlığının yanı sıra Türk halk müziğindeki özgün tarzı, derin sözleri ve sazıyla da tanınmıştır. Veysel halk müziğine ve halk edebiyatına yaptığı katkılarla Türk kültürünün önemli bir parçası haline gelmiştir.
Bu çalışmanın amacı, yaşayan insan hazinesi kavramına ve envanterine eleştirel bir bakış açısı sunarak Âşık Veysel'in -yaşamı sona ermiş olmasına rağmen- bir gelenek üreticisi, taşıyıcısı ve aktarıcısı olarak “Yaşayan İnsan Hazinesi Ulusal Envanteri” kapsamında değerlendirilip değerlendirilemeyeceği sorusuna cevap aramaktır. Bu amaç doğrultusunda konu hakkında yazılan kaynaklar ele alınarak bıraktığı mirasın korunması ve gelecek nesillere aktarılması yönüyle büyük önem taşıdığı düşünülen Veysel’in “Yaşayan İnsan Hazineleri Türkiye Ulusal Envanteri” göz önüne alınarak “Yaşamakta Olan / Unutulmayan İnsan Hazinesi” olarak kabul edilip edilemeyeceği üzerine detaylı bir değerlendirme yapılmıştır.
Çalışmada yararlanılan tüm kaynaklar dipnot ve kaynakçada gösterilmiş, herhangi bir çalışmadan kaynak gösterilmeden bir alıntı yapılmamıştır.
The implementation of the "UNESCO Convention for the Safeguarding of the Intangible Cultural Heritage," which was adopted by the United Nations Educational, Scientific and Cultural Organization (UNESCO) in 2003 and ratified by Turkey in 2006, is carried out at both national and international levels. At the national level, the implementation of the Convention is conducted through two separate categories: the "Intangible Cultural Heritage of Turkey National Inventory" and the "Living Human Treasures of Turkey National Inventory." The term "Living Human Treasures" includes individuals who possess a high level of knowledge and skill in recreating and interpreting the elements of intangible cultural heritage. In other words, for a tradition bearer to be recognized as a "Living Human Treasure" by the Ministry of Culture and Tourism, they must meet certain criteria. Individuals who meet these criteria are recommended to the expert commission as "Living Human Treasures."
One of the tradition bearers recognized as a living human treasure is the "aşıks" (folk poets). The tradition of aşıklık, which has survived for centuries, has come to life through the aşıks who carry on this tradition. Âşık Veysel is one of the significant representatives of aşıklık tradition in the twentieth century. In addition to his skills as a poet, Veysel is also known for his unique style in Turkish folk music, profound lyrics, and mastery of playing the saz (a musical instrument). With his contributions to folk music and folk literature, Veysel has become an important part of Turkish culture.
The purpose of this study is to provide a critical perspective on the concept and inventory of living human treasures and to examine whether Âşık Veysel, despite having passed away, can be evaluated as a producer, bearer, and transmitter of a tradition within the framework of the "Living Human Treasures of Turkey National Inventory." To achieve this goal, existing sources on the subject are considered, and a detailed evaluation is made regarding whether Veysel, whose legacy is considered highly important for preservation and transmission to future generations, can be recognized as a "Living Human Treasure" within the "Living Human Treasures of Turkey National Inventory."
Primary Language | Turkish |
---|---|
Subjects | Turkish Folklore in the Türkiye Field |
Journal Section | Research Articles |
Authors | |
Publication Date | October 30, 2023 |
Submission Date | September 15, 2023 |
Acceptance Date | October 24, 2023 |
Published in Issue | Year 2023 Issue: TÜRKİYE CUMHURİYETİ'NİN 100. YILI ÖZEL SAYISI |