Objective: This study was conducted to establish the in vivo protocol for the use of polyethylene glycol (PEG-6000) in 5BB (V. berlandieri x V. riparia) and 1103P (V. berlandieri x V. rupestris) American grapevine rootstocks, as well as to determine the plants' resilience to artificially induced drought stress.
Materials and Methods: The experimental design of this study was planned as a randomized complete plot design with 3 replications, each consisting of 10 plants. Polyethylene glycol (PEG-6000) was administered to the plants in each irrigation at doses of 0%, 2%, 4%, 8%, and 16%, based on the percentage of irrigation water. The application lasted for a total of 3 weeks. The study investigated the responses of plants to drought in terms of shoot development parameters (shoot fresh weight, shoot dry weight, shoot length, node and leaf number, leaf area, shoot tolerance ratio), root development parameters (root fresh weight, root number, rooting rate, root tolerance ratio, root length), and physiological development parameters (plant vitality, damage degree, leaf turgor weight, chlorophyll content, ion flux, and cell membrane damage rate).
Results: When examining the findings of the study, it was observed that polyethylene glycol material retained water, reducing the plant's water uptake and consequently creating artificial drought stress. The impact of drought induced by polyethylene glycol revealed that the 1103P rootstock exhibited higher resilience in shoot development parameters compared to the 5BB rootstock. On the contrary, the 5BB rootstock outperformed the 1103P rootstock in root development parameters. Concerning physiological development parameters, the severity of drought led to a significant decrease in plant vitality, chlorophyll content, and leaf turgor weight, while ion flux, cell membrane damage rate, and damage degree increased significantly to critical levels.
Conclusion: As a result of the research, the 1103P rootstock was found to be more successful in terms of shoot and physiological development under drought conditions, while the 5BB rootstock was found to be more successful in terms of root development parameters. Compared to other cultivation environments (in vitro, hydroponics), it was determined that polyethylene glycol (PEG) had a less pronounced effect at lower doses due to the difficulty of binding PEG in the soil. However, when compared to control plants, statistically significant differences were observed in the examined traits. Regarding the parameters investigated in this study, the 16% PEG concentration used was identified as the most effective dose in triggering drought stress.
Amaç: Bu çalışma 5BB (V. berlandieri x V. riparia) ve 1103P (V.berlandieri x V.rupestris) Amerikan asma anaçlarında hem polietilen glikolün (PEG-6000) in vivo şartlardaki kullanım protokolünü oluşturmak hem de bitkilerin yapay olarak oluşturulan kuraklık stresine olan dayanımlarını belirlemek için yürütülmüştür.
Materyal ve Yöntem: Çalışmadaki deneme deseni tesadüf parsellerine göre 3 tekerrürlü ve her tekerrürde 10 bitki olacak şekilde planlanmıştır. Sulama suyunun yüzdesi olacak şekilde %0, 2, 4, 8 ve 16 dozlarında PEG-6000 her sulamada tarla kapasitesine göre bitkilere verilmiştir. Uygulama toplam 3 hafta sürmüştür. Çalışmada bitkilerin kuraklığa verdiği tepkiler sürgün gelişim parametreleri (sürgün yaş ağırlığı, sürgün kuru ağırlığı, sürgün uzunluğu, boğum ve yaprak sayısı, yaprak alanı, sürgün tolerans oranı), kök gelişim parametreleri (kök yaş ağırlığı, kök sayısı, köklenme oranı, kök tolerans oranı, kök uzunluğu) ve fizyolojik gelişim parametreleri (bitki canlılığı, zarar derecesi, yaprak turgor ağırlığı, klorofil miktarı, iyon akışı ve hücre zarı zararlanma) açısından ele alınmıştır.
Araştırma Bulguları: Çalışmanın bulguları incelendiğinde polietilen glikolün suyu tutarak bitkinin su alımını azalttığı ve yapay kuraklık stresi oluşturabildiği gözlemlenmiştir. Polietilen glikolün neden olduğu kuraklığın etkisiyle beraber 1103P anacının, 5BB anacına göre sürgün gelişim parametreleri bakımından daha dayanıklı olduğu belirlenmiştir. 5BB anacı ise kök gelişim parametrelerinde 1103P anacına göre daha başarılı bulunmuştur. Fizyolojik gelişim parametrelerinde ise kuraklığın şiddeti her iki anaçta da bitkilerde canlılık, klorofil miktarı, yaprak turgor ağırlığı önemli oranda azalırken, iyon akışı, hücre zarı zararlanma oranı ve zarar derecesi kritik düzeyde yükselmiştir.
Sonuç: Araştırma sonucunda 1103P anacı kurak şartlarda sürgün gelişimi ve fizyolojik gelişim açısından daha başarılı bulunurken, 5BB anacı kök gelişim parametreleri açısından daha başarılı bulunmuştur. Diğer yetiştirme ortamlarına (in vitro, hidroponik) kıyasla toprakta polietilen glikolün bağlanmasının zorluğu nedeniyle, düşük dozlarda daha az etkiye sahip olduğu belirlenmiştir. Ancak kontrol bitkileri ile incelenen özellikler kıyaslandığında, istatistiksel olarak anlamlı farklılıklar gözlemlenmiştir. Bu çalışmada incelenen parametreler açısından, kullanılan %16'lık PEG konsantrasyonu kuraklık stresini tetiklemede en etkili doz olarak belirlenmiştir.
Primary Language | English |
---|---|
Subjects | Oenology and Viticulture |
Journal Section | Makaleler |
Authors | |
Publication Date | December 31, 2023 |
Published in Issue | Year 2023 Volume: 12 Issue: 2 |