Toplumsal hizmetlerin etkin, verimli, yerinde sunulması ve sorunların çözümlenmesi yönetsel yapıların öncelikli amaçları arasında yer almıştır. Ancak merkezi yönetimlerin başta olmak üzere söz konusu amaçların karşılanmasında mevcut kurumsal yapılar her zaman başarılı olamamıştır. Toplumsal taleplerin yeterince karşılanamaması ve artan sorunların varlığı toplumsal kesimlerin yönetsel işleyişte etkin olmalarını gerektirmiştir. Söz konusu gereklilik günümüzde somut anlamda demokratik işleyiş ve katılımcı yönetim anlayışının uygulamaya aktarılması olarak yansımıştır.
Küresel dünya ölçeğinde katılım ve demokrasi kavramlarının etkili uygulama alanı yerel yönetimlerdir. Türkiye’de Cumhuriyetin ilanıyla birlikte yerel yönetim geleneğinin oluşması ve yerleşmesi açısından yapısal ve düşünsel dönüşümler yaşanmıştır. Planlı kalkınma döneminin başlaması ile birlikte yerel kurumsal yapılar ayrıntılı olarak ele alınmış, yerel düzeyde toplumsal kalkınmayı sağlamaya yönelik öneriler ortaya konulmuştur. Kalkınma planlarında öncelikle yerel yapıların idari, mali sorunları, kentleşme ve köy kalkınması konuları öne çıkarken zamanla yerel demokrasi ve katılım kavramlarının uygulamaya aktarılmasına ilişkin talepler dikkate alınmaya başlanmıştır. Bu çerçevede yerel kurumsal yapılara ilişkin yaşanan en önemli düşünsel dönüşüm demokratik ve katılımcı yerel yapıların kurumsallaştırılması olmuştur. Ancak gerek kalkınma planlarında gerek siyasi karar alıcıların gündeminde bu yapıların mali ve idari açıdan revize edilmeleri konusu varlığını devam ettirmiştir. Gelinen nokta itibariyle kalkınma planları yerel yapıların hem idari, mali, personel vb sorunlarına hem de demokratik ve katılımcı yapılanmanın tesisine ilişkin ilke ve yaklaşımlara yer veren metinler olarak öne çıkmaktadır.
Türkiye’de 1963’den bu yana 10 tane kalkınma planı hazırlanmıştır. Son olarak 23 Temmuz 2019’da 11. Kalkınma Planı uygulamaya girmiştir. Kalkınma planları sosyo-ekonomik açıdan öne çıksa da aslında tüm kurumsal yapılara yönelik hedef ve politikalar belirler. Türkiye’de hazırlanan kalkınma planları da (pek çok alanda olduğu gibi) yerel yönetim alanında da değişim ve dönüşüm odaklı olmuştur. Yayınlanan 11. Kalkınma planının içeriğinde geçmiş dönem planlarına ait atıflar bulunmaktadır. En önemli nokta ise; yerel yönetimlere ilişkin yeniden reform yapılacağı belirtilmesidir. Ayrıca insan odaklı şehir; yeşil şehir; akıllı şehir; kaliteli hizmet sunumu; katılımcılık; şeffaflık; hesap verilebilirlik; optimum coğrafi alan vb. kavramlara yer verilmektedir. Tüm bunlar 11. Plan döneminde yerel yönetimlere ilişkin değişimin devam edeceğini göstermektedir.
Anahtar Kelimeler: Kalkınma Planları, Yerel Yönetimler, Değişim
ABSTRACT: Administrative structure has initially taken objectives in the place of public services, in which active, productive to be submitted citizen of society and solving problematic. However, existing institutions chiefly central administration in the light of discussed of objectives would not always be reached successfully. Demands of society have not been sufficiently to be receive and increasing existing problematic of various groups of society leads to dominant participate in administrative process. In these days considering of these necessities in which process of democracy and approach of participatory administration reflected putting into practices in the meaning of concrete area. Effective implementation of the concepts of participation and democracy on a global scale is local governments. With the establishment of the Republic, structural and conceptual transformation has taken place in the field of local government in Turkey. Institutional structures of the local governments have been analized in details and thus, become a subject to the social development projects under the framework of National Development Plans. Though priorities were given to rural developments, administrative and financial problems of local governments, the issue of local democracy and effective participation in the decision-making process has been inserted in the development plans. Hence, democracy and effective participatory governance has featured the most important conceptual transformation in the local government structure. However, the need of financial and administrative reforms are still on important issue on the agenda of development plans and policy makers in Turkey. Apparently, Development Plans have become an important document since they include not only administrative and financial problems, but also principles and norms for the establisment of participatory democracy in the local government. Since 1963, 10 development plans have been issued in Turkey. Finally, on July 23 2019, the 11th Development Plan was issued. Although development plans come to the forefront from a socio-economic point of view in general, they actually set goals and policies for all institutional structures. In Turkey, the development plans prepared (as in many other areas) has been focused on the changes and transformations in the local government area. The 11th Development Plan contains references to these previous plans. The most important point seems to be the strong emphasis on the re-reform of local governments. Also; people oriented cities, green cities, smart cities, quality service delivery, participation, transparency, accountability, optimum geographical area and etc. concepts take part in the plan. All this shows that change in local administrations will continue in the 11th plan period. Keywords: Development Plans, Local Government, Change
Primary Language | Turkish |
---|---|
Subjects | Public Administration |
Journal Section | Political Science and Public Administration |
Authors | |
Publication Date | June 30, 2020 |
Submission Date | January 8, 2020 |
Acceptance Date | May 8, 2020 |
Published in Issue | Year 2020 Volume: 23 Issue: 43 |
Baun SOBED