Osmanlı Devleti’nin idaresinde farklı görevlerde yer alan devlet adamları, vazifeleri gereği yapmakla sorumlu oldukları yükümlülükleri yerine getirmek zorundadır. Padişahın iradesiyle atanan idareciler, mesul oldukları makamlarda oluşabilecek sıkıntılarda doğrudan sorumlu tutulmakta ve çeşitli yaptırımlara maruz kalmaktadır. İdarecilerin olumsuz davranışları ya da yetersiz yönetimleri sonucunda belirlenen yaptırımlardan biri de görevden alınmak ve padişah tarafından emredilen bölgede zorunlu olarak yaşamak olmuştur. Görevleri iptal edilerek belirtilen bölgede yaşaması istenen idarecilerden bir kısmı yine padişahın emriyle yeni bir göreve atanabileceği gibi kayd-ı hayatta söz konusu bölgede yaşayabilmektedir. Zorunlu ikamet yaptırımının ayrıca yaşlılık ve hastalık nedeniyle görevini ifa etmede yetersiz kalan idarecilere uygulandığı da görülmektedir. Bir nevi emeklilik olarak da görülen bu uygulamada görevden alınanlara yaşayacakları yeri seçme şansı verildiği gibi bu yerler merkezden de belirlenebilmektedir.
Bu yaptırımın uygulanmasındaki temel neden ise görevden alınan idarecilerin bulundukları bölgelerde sıkıntıya neden olmasını engellemek ve bu kişileri kontrol altında tutmaktır. Bulundukları bölgelerde güç ve nüfuz sahibi olan idareciler, görevden alındıktan sonra sorun ve sıkıntılara sebep olabildiği gibi bu idarecilerin güç kullanarak makam ve mevkileri işgal etmeye çalıştıkları görülmektedir. Makamların kişiler tarafından zorla ele geçirilmesi ise yeni sorunlara neden olmakta ve huzursuzluğu artırmaktadır. Bu tür sıkıntılara önceden engel olabilmek amacıyla yapılan zorunlu ikamet uygulaması ile bu tür olayların ortaya çıkması engellenmeye çalışılmıştır. Her ne kadar görevden alınan bazı idareciler zorunlu ikamet ettirildikten sonra yine de olumsuz davranışlarda bulunmuş olsalar da, genel anlamda uygulamanın başarılı olduğu görülmektedir. Böylelikle Osmanlı Devleti almış olduğu bu önlem ile ortaya çıkabilecek sorunları genel anlamda engellemeyi başarmıştır. Ayrıca İdarecilerin görevden alındıktan sonra verilen emirlere riayet etmeleri ise padişaha olan sadakatlerinin testi olmuştur.
Taking up different duties in the administration of the Ottoman State, had to fulfill the obligations that they were responsible for. The administrators appointed by the will of the sultan were directly responsible for the problems that might have occurred in the authorities they were responsible for and were exposed to various sanctions. One of the sanctions imposed as a result of the misconduct or inadequate management of the administrators was to be dismissed and to live in a different region as ordered by the sultan. Some of the administrators, whose duties were canceled and who were asked to live in the specified region, could be appointed to a new task by the order of the sultan, or they could live in the region in question as long as they lived. It is also seen that the compulsory residence sanction was applied to the administrators who were insufficient in performing their duties due to old age and illness. In this practice, which was also regarded as a kind of retirement, those who had been dismissed were given the chance to choose their place of residence and these places could also be determined by the authority.
The main reason for the implementation of this sanction was to prevent the dismissed administrators from causing trouble in the regions they were in and to keep them under control. Administrators, who had power and influence in their regions, could cause troubles after they were dismissed. Besides, it was seen that these administrators tried to occupy their positions by using force. The forcible seizure of these posts by these people caused new problems and increased unrest. With the obligatory residence practice in order to prevent such troubles in advance, the Ottoman State attempted to prevent the emergence of such events. Even though some administrators still maintained unwanted behaviors after they had been forced to reside in other places it is seen that the practice was successful in general. Therefore, it is seen that the Ottoman State accomplished preventing the problems that were possible to occur with the help of this practice. Furthermore, the act of conforming to the commands after dismissal took the form of a test for their commitment to the Sultanate.
Dismissal of the administretors Retiring administrators Criminal Sanction Compulsory residence
Primary Language | Turkish |
---|---|
Journal Section | Research Article |
Authors | |
Publication Date | July 1, 2022 |
Submission Date | February 14, 2022 |
Acceptance Date | June 13, 2022 |
Published in Issue | Year 2022 Issue: 24 |