Bu makalenin amacı, İslam kültür tarihinde ilim amacıyla gerçekleştirilmiş yolculukların eserlere yansımalarından birisi olan büldâniyye türünün ortaya çıkış ve gelişim serüvenine çeşitli örnekler üzerinden ışık tutmaktır. Seyahat, hedefleri olan yolculuk şeklinde tanımlanabilir. İslamî ilimlerin teşekkül ve gelişiminde seyahatin rolü büyüktür. Zira beldeler arasında yapılan ilmî seyahatler, ilim taliplerinin peşine düştükleri ilmi elde etmelerine ve ulemânın birbirleri ile buluşup müzakerelerde bulunmalarına fırsat tanımıştır. Bu seyahatler ve buluşmalar kitâbiyata da yansımış, yolculuklar esnasında veya sonrasında çeşitli türde eserlerin yazılmasına vesile olmuştur. Seyahatler neticesinde ortaya çıkan türlerden bir tanesi de büldâniyyelerdir. Bu çalışmada, büldâniyye türünün ilk olarak kırk hadis derlemesi tarzındaki eserlere şehir bilgisinin eklenmesi suretiyle ortaya çıktığı ve zamanla eser türüne orjinallik katacak çeşitli farklılıklar eklendiği iddia edilmektedir. Bu bağlamda, VI. yüzyıldan X. yüzyıla kadarki sürede ilk dönemlerde kırk hadis türünden sayılabilecek niteliklerde olan büldâniyyelerde, âli isnad vurgusuyla birlikte zaman içinde hadisle rin sayısından ziyade bu hadislerin alındığı şehirlerin, işitildiği hocalar dâhil olmak üzere senedlerdeki tüm isimlerin ve metinlerinin birbirlerinden farklı oluşunun ön plana çıktığı gözlenmiştir. Bu iddia, Ebû Tâhir es-Silefî (öl. 576/1180), onun öğrencisi İbn Asâkir (öl. 571/1176) ve Sehâvî (öl. 902/1497) tarafından kaleme alınmış ve benzerleri arasında öne çıkmış üç önemli büldâniyye eserinin içerik ve özellikleri incelenerek ve karşılaştırılarak tedkik edilmiştir.
Büldâniyye Rihle Âli İsnad Kırk Hadis Hadis Hadith Buldāniyya Riḥla Āli Isnāds Forty Ḥadīth
The purpose of this article is to shed light on the emergence and development of the buldāniyya genre, which is one of the reflections of the scholarly journeys in the history of Islamic culture. Traveling has a great role in the formation and development of Islamic sciences. Scholarly journeys to cities, towns, or regions called riḥla provided muḥaddiths the opportunity to meet, negotiate with each other, and reach the knowledge they were trying to acquire. These journeys and meetings were reflected in the written works, and these journeys caused various kinds of works to be written during or after the journeys. One of the book genres that emerged as a result of these journeys is buldāniyya. In this genre, the narrations that have been heard from different (generally forty) cities and towns are brought together. This study claims that the genre of buldāniyya first emerged by adding city information to the works in the style of forty ḥadīth compilation, and additional features were added to the genre over time to add originality. In this context, from the 6th century to the 10th century, besides the emphasis on āli isnāds buldaniyyas are part of the forty ḥadīth genre. Over time, it has been observed that, rather than the number of ḥadīths, the difference in the names in isnāds, the cities where these ḥadīths were taken and the texts themselves becomes more prominent. In this study, three important buldaniyye works written by Silafī (d. 576/1180), his student Ibn ʿAsākir (d. 571/1176), and al-Sakhāwī (d. 902/1497) were compared and examined.
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Konular | Hadis |
Bölüm | Makaleler |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 1 Kasım 2023 |
Gönderilme Tarihi | 19 Aralık 2022 |
Kabul Tarihi | 31 Mayıs 2023 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2023 Sayı: 50 |