Eski Türk edebiyatında manzum pek çok dinî metin kaleme alınmıştır. Dinî mevzuların manzum olarak yazılmasının bazı sebepleri bulunmaktadır. Bunlar; yazarın şair oluşu veya bu sahada eser verme arzusu, tercüme eserlerde aslının da manzum oluşu, didaktik konularda manzum yazma geleneğinin mevcudiyeti, nazire yazma geleneği ve kolay okuma-ezberleme şeklinde sıralanabilir. Bu dinî metinlerin neredeyse tamamının ortak noktası halkı eğitmek için yazılmış olmalarıdır.
Eski Anadolu Türkçesi döneminde yazıldığını düşündüğümüz mesnevi, çalışmamızın konusunu teşkil etmektedir. Eserde kat‘ ve vasl (maktû ve mevsûl) hakkında bilgi verilmiş, konuyla ilgili ayetler paylaşılmıştır.
Eserde telif tarihi bulunmamaktadır ama eser, Eski Anadolu Türkçesi dönemi özellikleri gösterdiği için eserin müellifi bu dönemde yaşayan şairlerden biri olabilir. Müellif, eserinde mahlasını hiç kullanmamıştır. Eserin müellifi, eserinde kendini pek çok divan şairi gibi zayıf (hakir) olarak nitelemiştir.
Daha çok konuyu öğretmek için mesnevi nazım şekliyle kaleme alınan 33 beyitlik bu manzumede konusu gereği pek çok sûre ismi ve ayet yer almaktadır. Eser, fâilâtün / fâilâtün / fâilâtün / fâilün kalıbıyla kaleme alınmış ve eserde pek çok yerde redif ve kafiye kullanılmıştır. Bu eser üzerinde şimdiye kadar herhangi bir çalışma yapılmamış olup biyografik kaynaklarda esere dair herhangi bir bilgi tespit edilememiştir.
Bu çalışmada önce resmü’l-mushaf konusu ele alınacak, ardından 33 beyitlik mesnevi; şekil, muhteva, dil özellikleri bakımından incelenecek ve eserin metni yayımlanacaktır.
According to Islamic belief, the Qur'an is a holy book that contains the last divine messages sent to humanity and has influenced many geographies of the world in many respects since its revelation. This influence has been realized in almost all areas of a nation's life, from its music to its architecture, from its literature to its art, from its clothing to its daily life, from the lives of its individuals to its community life, from its customs and traditions to the vocabulary of its languages.
Many religious texts were written in verse in Old Turkish literature. There are some reasons why religious subjects were written in verse. These can be listed as the author being a poet or the desire to work in this field, the fact that the original is also in verse in translated works, the existence of the tradition of writing in verse on didactic subjects, the tradition of writing nazire and easy reading-memorization. The common point of almost all of these religious texts is that they were written to educate the public.
The mathnawi, which we think was written in the Old Anatolian Turkish period, constitutes the subject of our study. In the work, information about kat' and wasl (maktū and mawsūl) is given and related verses are shared.
There is no copyright date in the work, but since the work shows the characteristics of the Old Anatolian Turkish period, the author of the work may be one of the poets living in this period. The author never used his pseudonym in his work.
This verse of 33 couplets, written in the form of mathnawi verse to teach the subject, contains many sūrah names and verses due to its subject. The work is written in the form of fāilātün / fāilātün / fāilātün / fāilün and repeated voice/word and rhyme are used in many places in the work. No study has been conducted on this work so far and no information about it has been found in biographical sources.
Primary Language | Turkish |
---|---|
Subjects | Arabic Language and Rhetoric |
Journal Section | Articles |
Authors | |
Publication Date | November 1, 2023 |
Submission Date | May 15, 2023 |
Acceptance Date | September 25, 2023 |
Published in Issue | Year 2023 Issue: 50 |