The religious
phenomenon, which is accepted as a social element, is not only effective in
social life, it is also influential in urban architecture, urban life, and management. From this point of view, cities
are constantly affected by the socio-economic processes they are experiencing
and are being reshaped in this process. The cities also wear the clothes of
civilizations they have emerged in these processes. In this context, a form of
civilization including all the dimensions of life has emerged with the
emergence of Islam. Islamic cities have emerged in places where commercial
activities are dominant and spread as a civilization with relations established
with past civilizations. It is observed that the theological basis of this
expansion process has developed in accordance with the dynamics of urban life. At
this point, the aim of the study is to analyze the dynamics of the city and
urbanization that emerged in Islamic civilization. In the study, firstly the
basic features of Islamic cities are given and the characteristic elements
(architecture, social, economics, and
management) are examined in detail. Then the influence of Islamic civilization
on urban and urbanization is analyzed in the cities of Bursa, Fez, and Baghdad. The analysis of how the theoretical
aspects of the Islamic cities are
practically reflected in life is the original aspect of the study. In addition,
the study contributes to the field by analyzing three Islamic cities
established in three different geographical regions. The study is based on
literature review.
Sosyal bir unsur olarak da kabul edilen din olgusunun,
toplumsal yaşamda etkili olmasının yanı sıra; kentin mimarisinde, yaşantısında
ve yönetiminde de etkili olduğu söylenebilir. Bu açıdan bakıldığında kentler
yaşanılan sosyo ekonomik süreçlerden sürekli etkilenmekte ve bu süreçte yeniden
şekillenmektedirler. Kentlerin de bu süreçlerde içinde vücuda geldikleri
uygarlığın elbisesini giydikleri görülmektedir. Bu çerçevede İslam'ın ortaya çıkışıyla birlikte yaşamın tüm boyutlarını içeren
bir uygarlık
biçimi de ortaya çıkmıştır.
İslam kentleri ticari faaliyetlerin egemen olduğu yerlerde ortaya çıkarak, geçmiş
uygarlıklarla kurduğu ilişkilerle birlikte bir medeniyet olarak yayılmıştır. Bu
yayılma sürecinin teolojik temelinin ise kentsel hayatın dinamiklerine uyumlu
bir şekilde geliştiği görülmektedir. Bu bağlamda çalışmanın amacı, İslam
uygarlığında vücuda getirilen kentin ve kentleşmenin dinamiklerini analiz etmektir. Çalışmada
öncelikle İslam kentlerinin temel özelliğine yer verilerek karakteristik
unsurları (mimari, sosyal, ekonomi ve yönetim) detaylı olarak irdelenmektedir. Ardından
İslam uygarlığının kent ve kentleşmeye olan etkisi Bursa, Fez ve Bağdat
kentleri özelinde ele alınmaktadır. Araştırmada İslam kentlerinin kuruluşunda teorik
olarak ifade edilen noktaların pratik olarak hayata nasıl yansıdığının ortaya
konulması çalışmanın özgün yönünü oluşturmaktadır. Ayrıca çalışma üç farklı
coğrafyada vücud bulan İslam kentlerinin bir arada analiz edilmesi yönüyle de
ilgili alana katkı sunmayı hedeflemektedir. Çalışma literatür taramasına
dayanmaktadır.
Primary Language | Turkish |
---|---|
Journal Section | Araştırma Makaleleri |
Authors | |
Publication Date | December 21, 2018 |
Published in Issue | Year 2018 Volume: 7 Issue: 2 |