Abstract
ÖZET
Arka plan ve Amaç: Hipertansiyon (HT) hastalarında non-dipping sirkadiyen patern ile artmış aortik sertlik
derecesi, morbidite ve mortalite artışı ile ilişkilidir. Bu çalışmadaki amacımız sol ventrikül çıkım yolu (SVÇY)
üzerinde transtorasik doppler ekokardiyografi (TTE) ile ölçümlenen presistolik dalganın (PSD), TTE ile ölçülen
aortik sertlik parametreleri ile ilişkisinin olup olmadığının değerlendirilmesidir.
Metot: Kardiyoloji polikliniğine başvuran ve yeni hipertansiyon teşhisi konan ardışık 140 hasta çalışmaya
dahil edildi. Fizik muayene, laboratuar analizi, TTE ve ambülatuar kan basınç monitörizasyonu (AKBM) ile
ilişkili veriler arşiv taraması yoluyla retrospektif olarak elde edildi. Hastalar, AKBM sonuçlarına göre dipper
(75 hasta) ve non-dipper (65 hasta) şeklinde alt gruplara ayrıldı. PSD velositesi ile sirkadiyen patern ve aortik
sertlik arasındaki ilişki incelendi.
Bulgular: PSD tepe velositesi, dipper ve non-dipper HT hasta alt grupları arasında benzerdi. Spearman korelasyon
analizinde PSD ile aortik sertlik indeksi (r=0.286; p=0.007), transmitral A velositesi (r=0.260; p=0.017),
E/A oranı (r= -0.265; p=0.015) ve lateral E' velositesi (r= -0.279; p=0.013) arasında anlamlı korelasyon izlendi.
Çok değişkenli lineer regresyon analizinde aortik sertlik indeksinin (ß =0.525, p<0.001), yaşın (ß =0.239,
p=0.009), lateral E/E’ oranının (ß =0.636, p<0.001) ve E/A oranının (ß =-0.503, p<0.001), PSD velositesi için
önemli öngördürücüler olduğu tespit edilmiştir.
Sonuç: Şayet mevcut ise, yeni tanı hipertansiyon hastalarında SVÇY üzerinden ölçülen PSD velositesi, TTE ile
değerlendirilen aortik sertlik derecesi ve sol ventrikül kompliansı ile ilgili bilgi sağlayabilmekte olup sirkadiyen
kan basıncı paternini öngördürmede yarar sağlamamaktadır.
Anahtar Kelimeler: Presistolik dalga; Aortik sertlik; Sirkadiyen patern; Esansiyel hipertansiyon
ABSTRACT
Background and Aim: Non-dipping circadian pattern and increased aortic stiffness have been linked to
increased morbidity and mortality in patients with hypertension (HT). Our aim in the present study was
to assess whether presystolic wave (PSW) velocity measured by Doppler transthoracic echocardiography
(TTE) on left ventricular outflow tract (LVOT) had relationship with circadian pattern and the aortic stiffness
parameters assessed by TTE.
Methods: A total of 140 newly-diagnosed essential HT patients admitting to the cardiology outpatient
polyclinic were consecutively included. Data regarding physical examination, laboratory analysis, TTE,
and ambulatory blood pressure monitoring (ABPM) were obtained retrospectively from medical records.
Patients were divided into dipper (n=75) and non-dipper (n=65) groups on the basis of ABPM. Relationship
of PSW velocity with circadian pattern and aortic stiffness was evaluated.
Results: Peak PSW velocity was similar between dipper and non-dipper HT subgroups. Spearman’s
correlation analysis showed a positive correlation of PSW velocity with aortic stiffness index (r=0.286;
p=0.007), transmitral A velocity (r=0.260; p=0.017), E/A ratio (r=-0.265; p=0.015), and lateral E’ velocity
(r=-0.279; p=0.013). In multivariate lineer regression model, aortic stiffness index (ß=0.525, p<0.001), age
(ß=0.239, p=0.009), lateral E/E’ ratio (ß=0.636, p<0.001) and E/A ratio (ß=-0.503, p<0.001) emerged as
significant predictors of PSW velocity.
Conclusion: Peak velocity of PSW on LVOT, if present, may provide information about the status of aortic
stiffness and LV compliance assessed by TTE. However, PSW velocity is not useful in the prediction of
circadian blood pressure pattern in newly-diagnosed essential HT patients.
Keywords: Presystolic wave; Aortic stiffness; Circadian pattern; Essential hypertension