Ölüm ötesi hayata dair bütün bilgiler vahye dayanır. Kur’an’ın ve Hz. Peygamber’in (s.a.v.) aktardığı bilgiler çerçevesinde ahiret hayatına dair detaylar öğrenilir. Bu nedenle ahiretle ilgili akli çıkarımlarda bulunmak mümkün değildir. Kabir hayatı da nakille bilinebilecek hususlardan olduğundan konuyla ilgili başta Kur’an’a, sonrasında da sahih hadislere başvurulmalıdır. Kur’an’da hesap günü ve o günle ilgili anlatıların kabirdeki sorgu ve neticesinde verilen mükafat ve cezayla çeliştiği ileri sürülmektedir. Amellerin tartılıp insanların cennetlik veya cehennemlik olduklarının öğrenildiği bir hesap günü gelmeden kabirde bunların bilinemeyeceği söylenmektedir. Bu çerçevede Kur’an’da hesap günü tasvirleriyle hadislerde geçen kabir azabına dair anlatılanların da tezat oluşturduğu ve dolayısıyla ilgili hadislerin kabul edilemeyeceği belirtilmektedir. Bu çalışma, ortaya atılan iddiayı sadece Kur’an ayetlerinden hareketle ele alacak, Kur’an açısından kabir hayatına dair hadislerde anlatılanların Kur’an’la bir çelişki oluşturup oluşturmadığı incelenecektir. Öncelikle ölüm esnasında insanların kendi sonlarının nasıl olacağını öğrendiklerini anlatan ayetler ele alınacak, sonrasında bu ayetlerin kıyametteki hesap, tartı, amel defterlerinin verilmesi ve diğer hesap günüyle ilgili ayetlerle birlikte nasıl anlaşılması gerektiğine temas edilecektir. Ayrıca kabir hayatıyla ilgili hadislerde paylaşılan bilgilerin Kur’an’dan sağlaması yapılacaktır.
Primary Language | Turkish |
---|---|
Subjects | Religious Studies |
Journal Section | Articles |
Authors | |
Publication Date | June 22, 2020 |
Submission Date | February 20, 2020 |
Acceptance Date | May 29, 2020 |
Published in Issue | Year 2020 Issue: 15 |