Human beings are the only creatures that "evaluate their actions within a certain meaning, select them and take responsibility for what they encounter as a result. However, in an unequal system where the strong rule over the weak, individuals become dependent, obedient and to be pasture individuals over time. In this context, the factor that brought together Bertolt Brecht and Sait Faik Abasıyanık, who lived in different nations in the same period, at a common point; their belief that every problem encountered at the level of individual and society can be solved by taking the mind as a guide and assimilating the critical view. In this study, written in two different geographies, in two different languages; Sait Faik's short story Sinagrite Father and Bertolt Brecht's short story If Sharks Were Human were handled with hermeneutic method. Purpose; to explain the critical attitude of both authors towards the system and society with a comparative understanding. As a result of the study, it has been observed that in the short stories that both authors deal with an allegorical narrative, they bring a universal criticism towards the oppositions such as strong/weak, oppressor/oppressed, active/passive degeneration of human beings and the existing system that causes it.
İnsan, “eylemlerini belirli bir anlam çerçevesinde değerlendiren, bunları seçip neticesinde karşılaştıklarının sorumluluğunu alabilen” tek varlıktır. Fakat güçlünün zayıf olana hükmettiği, eşitliksiz bir sistem içerisinde, zamanla bağımlılaşan, itaatkâr ve güdülen bireyler meydana gelmektedir. Bu bağlamda aynı dönemde, farklı uluslarda yaşamış olan Bertolt Brecht ve Sait Faik Abasıyanık’ı ortak bir noktada buluşturan etmen; birey ve toplum düzleminde karşılaşılan her sorunun aklı rehber edinerek, eleştirel bakışı özümseyerek çözümlenebileceğine olan inançlarıdır. Bu çalışmamızda iki farklı coğrafyada, iki farklı dilde kaleme alınan; Abasıyanık’ın Sinağrit Baba isimli kısa öyküsü ile Brecht’in Köpek Balıkları İnsan Olsaydı isimli kısa öyküsü hermeneutik yöntem ile incelenmiştir. Amaç; her iki yazarın da sisteme ve topluma yönelik eleştirel tutumunu karşılaştırmalı bir anlayış ile açıklamaktır. Yapılan çalışma sonucunda her iki yazarın da alegorik bir anlatım ile ele aldıkları kısa öykülerde, güçlü/zayıf, ezen/ezilen, etken/edilgen gibi karşıtlıklara, insanın yozlaşmasına ve buna neden olan mevcut sisteme yönelik evrensel bir eleştiri getirdiği gözlemlenmiştir.
Primary Language | Turkish |
---|---|
Journal Section | Beşeri Bilimler Sayısı |
Authors | |
Publication Date | September 24, 2021 |
Published in Issue | Year 2021 Volume: 19 Issue: 3 |