According to the Cooperative Principle , within the scope of Pragmatics, a field that studies the effect of context in the language use in interaction, speakers are expected to comply with the principles of Quality, Quantity, and Relation, and Manner, which are called the maxims of conversation. However, these maxims are not always complied with during communication. Utterances are communicated and interpreted through implicatures; thus, communication continues without a breakdown. Our study aims to reveal whether there are situations in which the native speakers of Turkish flout these principles in daily conversation, which is a type of disobeying the maxims, and also if they are flouted, which maxims are flouted most frequently. Accordingly, the database determined to answer the research questions consists of the recordings of the three different daily conversations lasting 180 minutes. The findings obtained through the analysis of the database, in line with the literature, show that the principle that is most frequently flouted by the speakers is the maxim of relevance. According to this finding, Turkish native speakers convey their intended meaning through conversational implicatures by making use of the context, as expressed in the Relevance Theory which argues that the degree of relation in conversation is governed by contextual effect and processing effort. They make flout the principle with the presupposition that their listeners will comprehend the meaning in line with their intended one; in fact, the communication continues. The least flouted maxim is found to be the Maxim of Quantity in our database. In this respect, it can be asserted that Turkish native speakers opt for giving relatively sufficient information in daily conversation.
Kişilerarası iletişimdeki dil kullanımında bağlamın etkisini inceleyen Edimbilim kapsamındaki İşbirliği İlkesi’ne göre, konuşucuların konuşmanın ilkeleri olarak adlandırılan Nitelik, Nicelik, Bağıntı ve Biçim ilkelerine uyması beklense de iletişim sırasında bu ilkelere her zaman uyulmamaktadır. Sözceler sezdirimler aracılığıyla iletilmekte ve yorumlanmakta; böylece iletişim kesintiye uğramaksızın sürmektedir. Çalışmamızın amacı, işbirliği ilkelerine uymamanın bir türü olan ilkeyi delme çerçevesinde Türkçe anadil konuşucularının gündelik konuşmalarında ilkeleri deldikleri durumların bulunup bulunmadığının ve deldikleri durumlarda da yoğunlukla hangi ilkelerin delindiğinin ortaya konmasıdır. Bu doğrultuda, araştırma sorularının yanıtlanması amacıyla belirlenen veri tabanı, toplamda 180 dakika uzunluğundaki üç farklı karşılıklı konuşmadan oluşmaktadır. Veri tabanının çözümlenmesi ile elde edilen bulgular, alanyazınla uyumlu bir biçimde, konuşucular tarafından en fazla delinen ilkenin bağıntı ilkesi olduğunu göstermektedir. Bu bulguya göre, Türkçe anadil konuşucuları, bağıntının derecesinin bağlamsal etki ve işlemleme çabası tarafından yönetildiğini savunan Bağıntı Kuramı’nda ifade edildiği gibi, bağlamın etkisinden yararlanarak anlamı konuşma sezdirimleri yoluyla iletmekte ve bu sezdirimin dinleyici tarafından benzer biçimde anlaşılacağı varsayımıyla bağıntı ilkesini delmektedir. Buna karşın iletişim uygun bir biçimde sürmektedir. Veri tabanımızda en az delinen ilkenin ise nicelik ilkesi olduğu saptanmıştır. Bu durumda, Türkçe anadil konuşucularının gündelik söylemde İşbirliği İlkesi’ne uyarak görece yeterli bilgi verdikleri öne sürülebilir.
Primary Language | Turkish |
---|---|
Subjects | Linguistics |
Journal Section | Review Article |
Authors | |
Publication Date | July 5, 2022 |
Submission Date | September 15, 2021 |
Published in Issue | Year 2022 Volume: 173 Issue: 2 |