Erich Auerbach’ın II. Dünya Savaşı sırasında Türkiye’de yazdığı Mimesis eseri XX. yüzyılın en önemli metinlerinden biridir. Uzun zamandır beklenen Türkçe tercümesi nihayet 2019 yılında çıktı. Bu yazı öncelikle kısa bir tasnifle Mimesis üzerine literatürü tanıtıyor. Daha sonra eserin yazıldığı II. Dünya Savaşı koşullarına odaklanarak Mimesis hakkındaki yazılarda çokça dile getirilen Ari-Sami ikiliğinin birinci bölümdeki Homeros-Eski Ahit tartışmasından son bölümdeki Deniz Feneri incelemesine kadar nasıl yönlendirici bir olgu olduğunu, ancak bunun kitabın ana meselesi değil, zorunlu tarihsel bağlamlarından biri olarak değerlendirilmesi gerektiğini gösteriyor. Mimesis’teki figura fikrini Bloch’un Üçüncü Reich ve Origen üzerine denemeleriyle mukayese ederek bu durumun o zamanın Almanyasındaki Eski Ahit-Yeni Ahit tartışmalarının yaygın bir teması olduğunu işliyor. Son olarak Auerbach’ın Türk okurlarının içerlediği bir meseleyi, yani onun kitabında neden Türkçe yahut İslam klasiklerinden bir eseri tartışmadığı sorusunu ele alıyor ve Mimesis’in ünlü birinci bölümündeki İshak’ın kurban edilişi sahnesini İslam’daki anlatıyla karşılaştırarak figüral yorumun nasıl uygulanabileceğini sınıyor.
Primary Language | Turkish |
---|---|
Journal Section | Research |
Authors | |
Publication Date | October 1, 2020 |
Published in Issue | Year 2020 Volume: 25 Issue: 48 |