Obua yapısı itibariyle değişikliklere her zaman yatkın bir çalgı olarak görülmüştür. Yaklaşık 400 yıl süren gelişim süreci boyunca, bedeninin temel tınısını kaybetmeden üzerine eklenen perdelerle mükemmel bir uyum içerisinde 21. yy. müziği karşısında da zamanı yakalamayı başarabilmiş bir çalgıdır. Gelişen endüstriyel hayat ve dolayısıyla etkilenen tüm insani unsurlar gibi sanat ve müzik dünyası da bu gelişimden ve değişimden payını almıştır. Dünyada duyulan seslerin çeşitliliği değişmiş doğadan uzaklaşmaya başlamış ve “gürültü” yaşamın parçası olmuştur. Bu süreç boyunca çevresel gürültü ile etkilenen bestecilerin de çalgıcılardan beklentileri değişmeye başlamıştır. Bu çalışmada modern müzik bestecilerinin obuacılardan talep ettiği sıra dışı seslerin, sağlıklı ve sistematik üretimi için gereken tekniklerin bazıları, altı ana başlıkta incelenmiş ve çalım sırasında karşılaşılacak olası sorunlara çözümler aranarak çalışma önerileri sunulmuştur.
Bu makalede yapay zeka kullanılmadığını beyan ederim.
Yok
The oboe has always been seen as an instrument that is prone to changes due to its structure. During its development process that lasted approximately 400 years, it has managed to keep up with the times in the face of 21st century music, without losing the basic tone of its body, in perfect harmony with the keys added to it. Like the developing industrial life and all humanitarian situation (such as psychology, sociology etc.) affected by it, the art and music world has also received its share of this development and change. The diversity of sounds heard in the world has changed, people have started to move away from nature and “noise” has become a part of life. During this process, the expectations of composers affected by environmental noise from players have also started to change. In this study, some of the techniques required for the proper and systematic production of extraordinary sounds that modern music composers demand from oboists are examined under six main headings, and solutions to possible problems encountered during playing are sought and suggestions for work are presented.
Primary Language | Turkish |
---|---|
Subjects | Fine Arts Education |
Journal Section | Research Article |
Authors | |
Publication Date | September 29, 2024 |
Submission Date | August 12, 2024 |
Acceptance Date | August 24, 2024 |
Published in Issue | Year 2024 Issue: 8 |