Amaç: Bu çalışmanın amacı, hastaların polisomnografi (PSG) verileri ile PSG incelemesi sonrası sabah hastaların kendileri tarafından bildirilen verilerin birbiri ile uyumunu değerlendirmektir.
Gereç ve Yöntemler: Çalışmaya Düzce Üniversitesi Tıp Fakültesi Göğüs Hastalıkları Uyku Polikliniği’ne başvurmuş ardışık 134 kişi dahil edildi. PSG ve uyku algısı ile ilgili sorular tüm katılımcılara aynı hekim tarafından yüz yüze görüşme ile uygulandı.
Bulgular: Çalışmaya dahil edilen hastaların 90’ı (%67,2) erkek ve 44’ü (%32,8) kadın olup yaş ortalaması 47,3±12,6 yıl idi. Obstrüktif uyku apnesi (OUA) negatif olan hastalarda, hastaların sabah uyandıktan sonra kendileri tarafından bildirilen uyku süresi ile PSG cihazı ile ölçülen uyku süresi arasında anlamlı bir korelasyon varken (p=0,042; r=0,301), OUA (+) olan hastalarda hastaların sabah uyandıktan sonra kendileri tarafından bildirilen uyku süresi ile PSG cihazı ile ölçülen uyku süresi arasında korelasyon yoktu (p=0.269, r=0.125). Benzer şekilde, OUA (-) olan hastalarda hastaların sabah uyandıktan sonra kendileri tarafından bildirilen uyku latansı ile PSG cihazı ile ölçülen uyku latansı arasında anlamlı bir korelasyon varken (p=0.026, r=0.352), OUA (+) olan hastalarda hastaların sabah uyandıktan sonra kendileri tarafından bildirilen uyku latansı ile PSG cihazı ile ölçülen uyku latansı arasında korelasyon yoktu (p=0.060, r=0.223).
Sonuç: OUA hastalarını değerlendirirken ve hastaların PSG sonrası ve öncesi tedavilerini açıklarken, hastaların algılarının bozulmuş olabileceği akılda tutulmalıdır. Bu nedenle, hasta ile görüşmelerde daha çok zaman ayırmak ve açıklamalarımızı daha açık ve anlaşılır bir şekilde yapmak gerektiğini düşünmekteyiz.
Aim: The aim of this study, is to evaluate the consistency with the polysomnography (PSG) data of the patients and the data reported by the patients themselves after PSG examination in the morning.
Material and Methods: One hundred and thirty-four consecutive individuals who were admitted to the Chest Disease Polyclinic for Sleep Disorders of Duzce University Medical Faculty were included in the study. PSG and the questions related to sleep perception was applied by the same physician with face to face interview to all participants.
Results: Of the patients included in the study 90 (67.2%) were male and 44 (32.8%) were female, and the mean age was 47.3±12.6 years. While there was a significant correlation (p=0.042, r=0.301) between the sleep time reported by the patients themselves after waking up in the morning and the sleep time measured by the PSG in patients without obstructive sleep apnea (OSA), there was no correlation in OSA (+) patients (p=0.269, r=0.125). Similarly, while there was a significant correlation (p=0.026, r=0.352) between the sleep latency reported by the patients themselves after waking up in the morning and the sleep latency measured by the PSG in OSA (-) patients, there was no correlation in OSA (+) patients (p=0.060, r=0.223).
Conclusion: While evaluating OSA patients and explaining their treatment before and after PSG, it should be kept in mind that they might have impaired perception. Therefore, we thought that we should spend more time to patients, and to make our explanations more clearly and understandably.
Primary Language | English |
---|---|
Subjects | Clinical Sciences |
Journal Section | Research Article |
Authors | |
Publication Date | December 30, 2019 |
Submission Date | October 26, 2019 |
Published in Issue | Year 2019 Volume: 21 Issue: 3 |