Amaç: Araştırmanın amacı, prematüre bebeği olan ebeveynlerin deneyim ve gereksinimlerini belirlemektir.
Yöntem: Araştırma fenomenoloji deseni ile niteliksel olarak Kasım 2016 ve Kasım 2017 tarihleri arasında, Adnan Menderes Üniversitesi Uygulama ve Araştırma Hastanesi Yenidoğan Yoğun Bakım Ünitesinde prematüre bebeği yatan 13 ebeveyn ile yapılmıştır. Veriler, ebeveynlerin tanıtıcı özelliklerini sorgulayan yapılandırılmış, deneyim ve gereksinimlerini sorgulayan yarı yapılandırılmış görüşme formu ile görüşme yapılarak ve ses kaydı alınarak toplanmıştır. Verilerin analizi içerik analiz yöntemi ile yapılmış, ebeveynlerin deneyimleri 5 tema ve 11 alt temada, gereksinimleri ise 1 tema ve 7 alt temada toplanmıştır.
Bulgular: Ebeveynlerin gebelik sırasında olumlu ebeveynlik (n=6), duygusal stres (n=7) ve fiziksel sağlık problemleri (n=4) deneyimleri, erken doğumu öğrendiklerinde ise olumsuz (n=11), karışık (n=2) ve olumlu (n=2) duygular yaşadıkları belirlenmiştir. Ebeveynlerin bebeklerini ilk kez görüldüklerinde olumlu (n=5) ve karışık (n=8) duygular ile olumsuz deneyim (n=6) ve ebeveynlik davranışı (n=2); bebeklerini ilk kez kucaklarına aldıklarında da yine olumsuz (n=5), karışık (n=5) ve olumlu (n=10) duygular ile negatif (n=6) ve pozitif (n=2) ebeveynlik davranışlara sahip oldukları saptanmıştır. Ebeveynler gebelik sırasında emosyonel (n=2), sosyal (n=3) ve ekonomik (n=1) desteğe, erken doğum durumunu öğrendiklerinde de emosyonel (n=6), ekonomik (n=2), sosyal (n=7) ve fiziksel (n=2) desteğe gereksinim duyduklarını belirtmişlerdir. Ebeveynler bebeklerini ilk gördüklerinde ve kucaklarına aldıklarında cesaretlendirilme (n=4), eş ve bebeğinin yanında olma (n=6) ve bilgilendirilmeye (n=4), yine prematüre bir bebeğin annesi/babası olarak da eş ve bebeğinin yanında olma (n=5) ve bilgilendirilmeye (n=5) ihtiyaç duyduklarını bildirmişlerdir.
Sonuç: Bu araştırmada prematüre bebeği olan ebeveynlerin olumsuz, karışık ve olumlu duygular, duygusal stres ve fiziksel sağlık problemler ile negatif ve pozitif ebeveynlik davranışları deneyimledikleri; emosyonel, sosyal, ekonomik ve fiziksel desteğe, cesaretlendirilmeye, eş ve bebeğinin yanında olmaya ve bilgilendirilmeye gereksinim duydukları sonuçlarına ulaşılmıştır. Ebeveynlerin deneyimlerinin paylaşılması ve bildirdikleri gereksinimlerinin karşılanması ile anne-bebek ve aile sağlığının gelişimine katkı sağlanabilir.
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Konular | Sağlık Kurumları Yönetimi |
Bölüm | Özgün Araştırma |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 28 Aralık 2020 |
Gönderilme Tarihi | 12 Mart 2020 |
Kabul Tarihi | 24 Eylül 2020 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2020 Cilt: 36 Sayı: 3 |