Fear
appeal is a technique of convincing masses through messages sent in the
direction of a specific purpose using the item of fear. The main purpose of
this technique is to emphasize the negative consequences that may arise when
the masses do not move in the desired direction and to scare the masses in the
desired direction. Fear attractiveness has been used for many years to convince
the masses in the propaganda discipline. In recent years, the concept of fear
has begun to be used in public service advertisements as well as in many other
areas. It can be seen that many of the ads that remind the traffic rules,
emphasize the importance of health, and defend the protection of the
environment, are often attracted to fear. In this process, advertisers focus on
items that can create horror elements on the masses and universally use them in
public service advertisements that can be considered frightening for everyone.
At this stage, past and present authoritarian leaders can help advertisers. In
particular, the main actor of the Second World War, the German President Adolf
Hitler, has been in the forefront of fear in recent years in public service
advertising. In this study, three public spot advertisements (AIDS
Advertisement, Cigaratte Advertisement, and Health Advertisement), which were
the subject of Hitler in the 2000s and which had a great impact by selected
using purposeful sampling method were examined. In the course of the study,
advertisements were discussed in light of Roland Barthes’ methodology in
semiotics analysis. Advertisements were analyzed, in particular, on the
concepts of denotation, connotation, myth and metaphor. In the context of the
findings, it was found that Hitler has generally been used as a “danger”,
“genocide” and “death” metaphor in public spot advertisement in the field of
health in creating the fear appeal.
Korku
çekiciliği, belirli bir amaç doğrultusunda gönderilen mesajlarla korku öğesi
kullanılarak kitleleri ikna etme tekniğidir. Bu teknikteki temel amaç,
kitlelerin istenilen yönde hareket etmediklerinde ortaya çıkabilecek olumsuz
sonuçların vurgulanması yoluyla, korku teması içinde kitleleri istenilen yöne
çekmektir. Korku çekiciliği uzun yıllar propaganda disiplini içinde kitleleri
ikna etmek amacıyla kullanılmıştır. Fakat son yıllarda korku çekiciliği
kavramı, kamu spotu reklamlarında da etkin bir şekilde kullanılmaya
başlanmıştır. Trafik kurallarını hatırlatan, sağlığın önemini vurgulayan,
çevrenin korunmasını savunan pek çok kamu spotu reklamında korku çekiciliğinin
sıklıkla ortaya çıktığı görülebilmektedir. Bu süreçte reklamcılar kitleler
üzerinde korku unsuru yaratabilecek öğeler üzerinde durmakta ve evrensel olarak
herkesin korkutucu olarak değerlendirebileceği temaları kamu spotu
reklamlarında kullanmaktadır. Bu aşamada, geçmişteki ve günümüzdeki otoriter
liderler reklamcılar için bir can simidi haline gelmiştir. Özellikle korku
çekiciliği bağlamında otoriter liderlerin içinde İkinci Dünya Savaşı’nın baş
aktörü eski Alman Devlet Başkanı Adolf Hitler kamu spotu reklamlarında ön plana
çıkmaktadır. Bu çalışmada, amaçlı örnekleme yoluyla belirlenen 2000’li yıllarda
Hitler’i konu alan ve büyük etki yaratan üç kamu spotu reklamı (AIDS Reklamı,
Sigara Reklamı ve Sağlık Reklamı) incelenmiştir. Çalışma kapsamında reklamlar,
Roland Barthes’ın göstergebilimsel analiz metodu ışığında ele alınmıştır.
Reklamlar özellikle, düzanlam, yananlam, mit ve metafor kavramları üzerinden
analiz edilmiştir. Elde edilen bulgular çerçevesinde korku çekiciliği yaratmada
Hitler genellikle sağlık alanındaki kamu spotu reklamlarında “tehlike”,
“soykırım” ve “ölüm” metaforu olarak kullanıldığı sonucuna ulaşılmıştır.
Journal Section | Türkçe Araştırma Makaleleri |
---|---|
Authors | |
Publication Date | January 29, 2018 |
Submission Date | December 21, 2017 |
Published in Issue | Year 2018 Volume: 5 Issue: 3 |