Individuals who want to learn about Covid-19 and address the concerns caused by Covid-19 are looking for answers to their questions on social media to satisfy their curiosity. This enables a serious exchange of information about health communication on social media platforms. There have been numerous studies examining the relationship of social media with the pandemic process. This study is aims to achieve a cumulative result by combining qualitative data from studies that address the relationship between social media and the Covid-19 pandemic. In the study, meta-synthesis method suitable with the evaluation of qualitative data and in qualitative research pattern was used. The data obtained from analysing the researches showed that the studies were converged around limited purposes and limited results. It was also understood that there was low diversity in the methods used. Considering the importance and amplitude of the subject, the purposes of researches should have been more diverse. The researches should also include stronger recommendations that will guide new research and guide the field. In addition, more work is needed to solve the problem of information pollution in health communication.
Zaman ve mekân zorunluluğunu ortadan kaldıran sosyal medyanın kullanımı, her geçen gün biraz daha artmakta ve kullanım amaçları biraz daha genişlemektedir. Covid-19 ile ilgili bilgi edinmek ve Covid-19’un oluşturduğu kaygıları gidermek isteyen bireyler sosyal medya ortamlarında merak ettikleri sorulara cevap aramaktadır. Bu durum sosyal medya platformları üzerinde sağlık iletişimi ile ilgili ciddi bir bilgi alışverişinin yaşanmasını sağlamaktadır. Sosyal medyanın pandemi süreci ile ilişkisini inceleyen çok sayıda çalışma yapılmıştır. Bu çalışma, sosyal medya ve Covid-19 pandemisi arasındaki ilişkiyi ele alan çalışmaların nitel verilerini birleştirerek kümülatif bir sonuç elde etme amacındadır. Çalışmada nitel verileri değerlendirmeye uygun ve nitel araştırma deseni içinde yer alan meta-sentez yöntem kullanılmıştır. Araştırmaların analizi sonucunda elde edilen veriler araştırmaların sınırlı amaçlar ve sınırlı sonuçlar etrafında birleştiğini göstermiştir. Ayrıca kullanılan yöntemlerde de çeşitliliğin düşük olduğu anlaşılmıştır. Konunun önemi ve genişliği düşünüldüğünde araştırmaların amaçlarının daha çeşitlilik göstermesi gerekmektedir. Araştırmalarda, yeni araştırmalara yol gösterecek, alana yön verecek daha güçlü önerilerin de yer alması gerekmektedir. Ayrıca sağlık iletişiminde yaşanan bilgi kirliliği sorununa çözüm getirecek daha fazla çalışmaya ihtiyaç vardır.
Primary Language | Turkish |
---|---|
Subjects | Communication and Media Studies |
Journal Section | Türkçe Araştırma Makaleleri |
Authors | |
Publication Date | July 30, 2021 |
Submission Date | February 23, 2021 |
Published in Issue | Year 2021 Volume: 8 Issue: 2 |