Self-developed
settlements in many ways are the greatest exemplars of complex systems. They
build from the bottom up, they grow organically, and they look as through they
are created by nature in terms of the way their networks deliver energy to
their parts. In this process that can be defined as self-development, the
relationships in the lower scale are realized strongly and they construct the
unity of urban system through better progress.
Thus, according to changing
conditions in time, by adapting the environment, space fractals appear along
with a process of evolution. Since
responding problems by interacting with the system is more important than its
geometry, it reveals complex geometries unexplainable through basic Euclid
geometry. Therefore, despite having no simple order of geometry or
relationship, their acceptance by the users by interacting with them enables it
to contribute the richness of life. In order to comprehend the spatial features,
level of complexity and the structure of this dynamic formation through time,
it is possible to utilize fractal geometry which is a complex and computational
approach.
In this respect, fractal dimension computations
performed specifically to Germir settlement revealed that urban spaces in
different plans have high fractal levels supporting the fact that self-developing
settlements are complex systems. This
shows that the texture evolving under effect of a variety of cultures and rich
natural environment has a high level of complexity.
Kendiliğinden oluşmuş yerleşimler birçok açıdan karmaşık
sistemlerin en iyi örnekleri olarak kabul edilebilir. Aşağıdan yukarıya doğru gelişim
gösteren bu tip karmaşık oluşumlar, parçalarına enerji taşıyan ağ yapılar
olarak sanki doğanın bir ürünü gibi görünmektedir. Kendiliğinden gelişim olarak
adlandırılabilecek bu süreçte alt ölçekteki ilişkiler güçlü bağlar şeklinde
gerçekleşmekte ve her adımda kent sisteminin bütünlüğünü sağlamakta, işleyişini
kolaylaştırmaktadır. Böylelikle zaman içinde değişen koşullara göre değişen yani
ortama adapte olarak gelişen bir evrim süreci ile mekân örüntüleri ortaya
çıkmaktadır. Bu örüntülerin sistemle etkileşerek problemlere cevap verebilmesi
geometrisinden daha önemli olduğundan basit Öklid geometrisiyle
tanımlanamayacak denli karmaşık geometriler ortaya çıkarmaktadır. Bu nedenle
geometrileri ve ilişkileri basit düzene sahip olmasa da kullanıcı ile
etkileşime girerek benimsenmeleri yaşam zenginliğine katkıda bulunmalarını
olanaklı kılmaktadır. Dokunun zaman içindeki bu dinamik oluşum yapısını,
karmaşıklık derecesini mekânsal ilişki özelliklerini anlayabilmek için karmaşık
ve hesaplamalı bir yaklaşım olan fraktal geometriden yararlanmak mümkündür.
Bu anlamda Germir yerleşimi özelinde gerçekleştirilen fraktal
boyut hesaplamaları kendiliğinden gelişen yerleşimlerin karmaşık sistemler
olduğunu destekler nitelikte farklı düzlemlerde kentsel mekânların yüksek
fraktallik değerine sahip olduğunu ortaya koymuştur. Bu durum birçok farklı
kültürün ve zengin doğal çevrenin etkisi ile evrimleşen dokunun yüksek bir
karmaşıklık düzeyine sahip olduğunu göstermektedir.
Journal Section | Makaleler / Articles |
---|---|
Authors | |
Publication Date | December 22, 2017 |
Submission Date | September 14, 2017 |
Acceptance Date | September 30, 2017 |
Published in Issue | Year 2017 Volume: 31 Issue: 43 |
ERCİYES AKADEMİ | 2021 | sbedergi@erciyes.edu.tr Bu eser Creative Commons Atıf-Gayri Ticari-Türetilemez 4.0 Uluslararası Lisansı ile lisanslanmıştır.