Hz. Peygamber’in torunu Hz. Hüseyin’in H. 10 Muharrem 61/M. 10 Ekim 680 tarihinde katledilmesi her Müslüman’ın kalbinde derin yaralar açmıştır. Bu hadise, İslâm ümmeti içinde, etkileri bugüne değin uzanan kimi ayrılıklar oluşturmuş lakin katliamdan duyulan derin üzüntü İslâm’ın bütün yorumlarında ortak bir duygu olarak varlığını korumuştur. Her büyük tarihî hadisede olduğu gibi Kerbelâ vakası da çeşitli boyutlarıyla edebî eserlere yansımış, İslâm milletlerinin edebiyatlarında Hz. Hüseyin ve beraberindekilerin şehadetini konu alan çok sayıda edebî eser ortaya çıkmıştır. Bu ortak acı, Türk edebiyatında “Maktel, Muharremiyye, Kerbelâ Mersiyesi” gibi farklı isimlerle anılan manzumelere konu olmuş; muhtevası Kerbelâ hadisesi olan şiirler yazmak yüzyıllar içinde bir geleneğe dönüşmüştür. Bu geleneğin 19. yüzyıldaki temsilcilerinden biri de Encümen-i Şuarâ üyelerinden Mehmed Lebîb Efendi’dir (ö. 1867). O, her yıl muharrem ayı geldiğinde Kerbelâ konulu mâtemnâmeler yazmayı ve bunları neşretmeyi âdet hâline getirmiş bir şairdir. Şairin samimi duygularla kaleme
aldığı bu uzun manzumelerde, asıl amaç sanat yapmaktan ziyade Kerbelâ hadisesini yâd etmektir. Bu çalışmada ilk olarak tür ve müellifle ilgili genel bilgiler verilmiş, ardından Mehmed Lebîb Efendi’nin H.1 Muharrem 1280/M.18 Haziran 1863 tarihinde neşrettiği Kerbelâ mersiyeleri biçim, muhteva ve dil özellikleri bakımından incelenmiştir. Çalışmanın sonunda metin, çeviri yazı hâlinde takdim edilmiştir.
Prophet Muhammed’s grandson Hussein's assassination in 10 Muharrem 61/10 Ekim 680 inflicted deep wounds on every Muslim's heart. This event has created some divisions within the Islamic ummah whose effects have continued until today, but the deep sorrow over the massacre has remained a common feeling in all interpretations of Islam. As in every great historical event, Karbala has been reflected in literary works with its various dimensions, and in the literatures of Islamic nations, many literary works about the martyrdom of Hussein and his family have emerged over time. This common pain has been the subject of poems known by different names such as "Maktel, Muharremiye, Kerbelâ Mersiyesi" in Turkish literature, and writing poems with the content of Karbala has become a tradition over the centuries. One of the representatives of this tradition in the 19th century was Mehmed Lebîb Efendi (d.1867), a member of Encümen-i Şuarâ. He is a poet who has made it a custom to write and publish elegies about Karbala at the month of Muharrem every year. In these long poems written by the poet with sincere feelings, it can be said that the main purpose is to memorialize the Karbala incident rather than making art. In this study, firstly, general information about the genre and the author was given, and then the Karbala elegies published by Mehmed Lebîb Efendi on 1 Muharram 1280/18 June 1863 were examined in terms of form and content characteristics. At the end of the study, the text was presented by transcription.
Primary Language | Turkish |
---|---|
Journal Section | MAKALELER |
Authors | |
Publication Date | February 25, 2021 |
Published in Issue | Year 2021 Volume: 4 Issue: 1 |