Arap yarımadası, dünyanın en büyük yanmadalarından biri olarak dikkatleri
üzerine çektiği gibi Arapların vatanı oluşu ve İslamiyet'e beşiklik yapmasıyla da ayrı
bir önem taşımaktadır. Milletler arası ticaret yollarının geçtiği birçok merkezin yarımadada
bulunması ve ilk defa olarak Hicaz bölgesinde İslamiyet'le birlikte bir devletin
kurulması bu önemi biraz daha artırmaktadır. Güney Arabistan'ın tanma elverişli oluşu
ve deniz ticaretine uygun yapısıyla birçok devletin dikkatini çekmiş, Kuzey Arabistan
ise İran ve Bizans'a komşu olduğundan bütün fıkirlerin akıp geldiği bir köprü vazifesi
görmüştür. Yarımadanın içindeki göçler sebebiyle hemen hemen her tarafında çeşitli
din ve fikir cereyanları tanınmış ve yerleşmiştir. Bu cereyanlar yanınadada az ya ·
da çok taraftara sahip olduğu gibi belirli bölgelerde de ortaya çıkmıştır. Araplar arasında
İslamiyet'ten önce Sabiilik, Mecusilik, Putperestlik, Haniflik, Yahudilik ve
Hristiyanlıkgibi dinler yayılmış ve Araplar üzerinde birçok tesirler meydana getirmiştir.
Özellikle putperestlik Araplar arasında tutulmuş ve onlar üzerinde derin izler bırakmıştır.
Diğer taraftan Mekke içindeki kutsal yapı Kabe sebebiyle birçok inanca beşiklik
etmi$tir. Bütün inanç sahipleri, dinsel ayin ve ibadetleri sebebiyle Kabe ile alakadar
olmuşlardır.
Primary Language | Turkish |
---|---|
Subjects | Religious Studies |
Journal Section | Araştırma Makaleleri |
Authors | |
Publication Date | June 30, 2001 |
Submission Date | March 4, 2001 |
Published in Issue | Year 2001 Volume: 6 |
Fırat University Journal of the Faculty of Theology is licensed under a Creative Commons Attribution-NonCommercial 4.0 International License (CC BY NC).