Martin Heidegger otantiklik kavramına özgün ve felsefi bir yorum getirerek bu alana önemli bir biçimde katkı yapmıştır. Ne var ki, literatürdeki Heidegger çalışmaları düşünürün bu bağlamdaki bütüncüllüğünü göz ardı ederek, onun otantiklik bağlamındaki bazı kavramlarını temel almaya yönelmişlerdir. Bu çalışmanın amacı ise Heidegger’in otantik varoluşa ilişkin anlayışının, düşünürün zamansallık (zeitlichkeit) kavramının çatısı altında düşünülmesi gerektiğini göstermektir. Bu amaçla öncelikle Heidegger’in orijinal zamansallık (ursprüngliche zeitlichkeit) anlayışı açımlanacak, daha sonra orijinal zamanın Dasein tarafından hissedilmesi ile olanaklı olan bu otantiklik idealinin tasviri yapılacaktır. Bu bağlamda düşünürün; el-altındalık (zuhandene), kaygı (angst), can sıkıntısı (Langeweile) ve ölüme-doğru-varlık (sein-zum-tode) gibi otantiklikle ilişkilendirilen kavramlarının esasen zamansallık çatısında anlamlı olduğu savunulacaktır.
Martin Heidegger made a significant contribution to the field of authenticity by providing an original and philosophical interpretation of the concept of authenticity. However, Heidegger studies in the literature have tended to rely on some of his concepts on the some spesific context of authenticity, ignoring the philosopher's systematic integrity. The purpose of this study is to show that Heidegger's understanding of authentic existence should be considered with regard to the frame of his concept of temporality (zeitlichkeit). For this purpose, firstly Heidegger's original understanding of temporality (ursprüngliche zeitlichkeit) will be explained, and then this ideal of authenticity will be depicted, which is made possible by Dasein’s intuitive understanding of the original time. In this context; It will be argued that Heidegger’s concepts associated with authenticity, such as ready-to-hand(zuhandene) anxiety (angst), boredom (Langeweile), and being-towards-to-death (sein-zum-tode), are essentially meaningful in the framework of temporality.
Primary Language | Turkish |
---|---|
Subjects | Philosophy |
Journal Section | Research Article |
Authors | |
Publication Date | May 12, 2021 |
Submission Date | February 28, 2021 |
Acceptance Date | April 9, 2021 |
Published in Issue | Year 2021 Issue: 31 |
Starting from 2024, our journal will be published in 3 issues as two regular and one special issues. These issues will be published In May (regular issue), September (special issue) and December (regular issue).
Acceptance of articles for our special issue and our regular issue in December will begin on March 15.
Only articles within the scope of the file will be included in our special issue.
Thank you for your attention.