The civil war that erupted in Syria in 2011 brought along a global migration crisis. By hosting 3.7 million displaced Syrians, Türkiye sets an example to the whole world. However, it would be misleading to expect this process to be perfect, as it is still an ongoing experience. In this article, the city of Kilis and its experience of forced migration in the last ten years have been scrutinized and subjected to a general evaluation. The evaluation was mainly based on the individual observations and experiences of the authors of the article, who spent all or a significant part of the forced migration process in Kilis. In addition, the findings of various research in the field of migration and especially those focusing on Kilis were taken into consideration. In the analysis, the authors' observations regarding the field were described in the light of the findings of previous research on Kilis and its experience with forced migration. All in all the article aimed to provide a comprehensive insight into the impact of the mass migration on the demographics, economy, cultural and educational life of Kilis, and come up with recommendations as to what should be done to improve the situation.
2011 yılında Suriye'de patlak veren iç savaş küresel bir göç krizini de beraberinde getirmiştir. Sivilleri korumak için krizin başında açık kapı politikası izleyen Türkiye, şu anda 3,7 milyon yerinden edilmiş Suriyeliye ev sahipliği yaparak tüm dünyaya örnek olmaktadır. Ancak yasal düzenlemeler, şehirlerin altyapısı, sığınmacılar için sosyal, eğitim ve sağlık hizmetlerinin sorunsuz kullanımı açısından eksik bir deneyim olduğu için bu sürecin kusursuz olmasını beklemek yanıltıcı olacaktır. Bu makalede Kilis şehri ve son on yılda zorunlu göç deneyimi mercek altına alınmış, Kilis şehrinin zorunlu göç tecrübesinin on yıllık serüveni genel bir değerlendirmeye tabi tutulmuştur. Değerlendirme esas olarak zorunlu göç sürecinin tamamını ya da önemli bir kısmını Kilis’te geçirmiş olan makale yazarlarının bireysel gözlem ve tecrübelerine dayanarak yapılmıştır. Ayrıca göç alanında çalışan ve bilhassa Kilis’i konu edinen araştırmacıların çalışmalarından da istifade edilmiştir. Analiz aşamasında yazarların saha ile ilgili gözlemleri, literatürde Kilis ile ilgili yapılan çalışmaların bulguları ışığında ele alınarak betimlenmiştir. Makalede 2011 yılından itibaren yaşanan kitlesel göçün Kilis’in demografisine, ekonomisine, kültür ve eğitim hayatına yansımaları kapsamlı bir değerlendirmeye tabi tutulmuş ve bu hususta yapılması gerekenler hakkında tavsiyelerde bulunulmuştur.
Primary Language | Turkish |
---|---|
Journal Section | Research Articles |
Authors | |
Publication Date | June 30, 2022 |
Submission Date | July 2, 2021 |
Acceptance Date | June 30, 2022 |
Published in Issue | Year 2022 Volume: 8 Issue: 1 |