The As and Arsi who are generally identified with Alans (Alanorsi) in Medieval, had taken their place on the stage of the history among the prominent tribes of the mounted-warrior steppe culture. Discussions about their origins have positioned in the circle of Indo-Iranian nomads with a subjective Western-centric approach as usual (Many Russian and even recent Chinese researchers are included in this influential thought). In written sources mentioned for the first time as Asi in Strabo’s Geography, they appeared as one of the four groups in the Saka horde attack that caused the destruction of the Greco-Bactrian Kingdom. In Justin’s Epitome Asi were referred to as Asian who became the kings of the Tochars (Tochari) and put an end to the Saraucarum/Sacarauli. In short, it is understood that Asi/Asian were the strongest or leading group among these peoples, who were kneaded in the harsh geographies of Inner Asia. The name Aorsi/Arsi was clearly written in Western sources for the first time mentioned in Strabon as the leading tribe of the great Sarmatian migration in the 1st. century BC. Previously, the reason for this migration was explained by Chinese sources: The Kazakhstan-centered Kangju state attacked the Yancai/Yen-ts’ai country around the Aral lake and invaded its lands. In this context, it is understood that the Sarmatians (Sauromat) in the Western sources were the Yancai’s of the Chinese. The informations given in the Eastern and Western sources shows that both the As and Arsi were typical mounted steppe tribes and generally accepted as a part of the Saka (Scythian) world.
The terms As and Arsi are both appear as one of the transcription of the Inner Asian steppe people called Yuezhi by the Chinese (arsi/asi/arki) – even the “ruler clan” according to some hypotheses – or in connection with the Tocharians who had close relations with them and Uyghurs (in the Medieval Uyghur texts, the vernacular of the Tochar language name: Ārśi’). It is also associated with Ašina the ruler clan of the Gök Turks and the Usuns, (Wusun) one of the ancient Turkic tribe of East Turkestan and Southern Kazakhstan. Arsi, on the other hand, was interestingly found its place in the 6th Century Byzantine sources (Menander Protector) in the form of Arsilas, as the “old-senior” ruler/king of the Turks (Gök Turks). The As-Arsi group that was generally identified with the Alans in the Medieval, took their place as an important tribe of the Gök Turks and especially the Turgishes mainly in the form of Az which is very likely to As. While one of the five tribes of the Nushibi wing of the Turgish (Ten-Arrows) confederation was seen as Axijie/A-hsi-chieh (Ärski?/*Asigi?) in Chinese sources, it is also understand that they were one of the two core tribes of Turgishes with Tuhsi in Islamic sources. The historical position of this tribe, whose names were mentioned in Gök Türk and Uyghur steles and in various stone inscriptions in Southern Siberia, supported by both written sources and archaeological materials, shows that they might have played an active role in the formation of Gök Turk, Turgish (Ten-Arrows) and Kyrgyz ethnogenesis. Today, in the Caucasus and Central Asia – South Siberia zone, it is known that the As/Az endonym and/or ethnonym continues to exist among various Turkish groups such as Karachay-Balkars (also the name Alan is used for them), Kyrgyz, Uzbeks, Itil Tatars, Altaians, Southern Siberian Telengüts.
Araştırmacılar tarafından genellikle Ortaçağ’daki Alanlar (Alanorsi) ile aynileştirilen Aslar ve Aorsi/Arsiler, atlı-savaşçı bozkır kültürünün ün yapmış boyları arasında tarih sahnesindeki yerlerini almışlardır. Kökenleri hakkındaki tartışmalar her zaman olduğu gibi subjektif Batı-merkezci (bu “tesirli” akıma bir çok Rus ve hatta yakın dönem Çinli araştırmacıları da dahildir) bir anlayışla İndo-İrani göçebeler dairesinde konumlandırılmıştır. Yazılı kaynaklarda adları ilk kez Strabon’un Coğrafya adlı eserinde geçen Aslar (Asi), Greko-Baktirya Krallığının yıkımına sebep olan Saka hücumundaki dört gruptan biri olarak karşımıza çıkmaktadırlar. Justin’in Epitome’unda ise Asian şeklinde geçen bu kavimin Toharların kralları oldukları ve Saraucarum/Sacarauli’lere son verdikleri belirtilmektedir. Kısacası İç Asya’nın çetin coğrafyalarında yoğrulup gelen bu halkların arasındaki en kuvvetli ya da kuvvetle muhtemel lider pozisyondaki halkın Aslar olduğu anlaşılmaktadır. Aorsi/Arsi adı ise açık bir şekilde yazılı kaynaklarda ilk kez Batı yönünde M.Ö. I. yüzyılda yapılan büyük Sarmat göçünün lider kabilesi olarak Strabon’da geçmektedir. Daha öncesinde bu göçün sebebi ise Çin kaynakları tarafından açıklanmaktadır: Kazakistan merkezli Kangju devletinin Aral gölü civarındaki Yancai/Yen-ts’ai ülkesine saldırarak topraklarını istila etmesi. Bu bağlamda Batı kaynaklarındaki Sarmatlar (Sauromat) Çinlilerin Yancai’leri olduğu anşaılmaktadır. Doğu ve Batı kaynaklarında verilen bilgiler gerek Asların gerekse de Arsilerin tipik atlı-savaşçı bozkır kavimleri olduklarını gösterirken, genel itibariyle Eski Çağ’ın Saka (İskit) dünyasının bir parçası olarak kabul edilmişlerdir.
As ve Arsi terimleri gerek Çinliler tarafından Yuezhi olarak adlandırılan İç Asyalı bozkır kaviminin transkripsiyonlarından biri (arsi/asi/arki) – hatta bazı hipotezlere göre “yönetci boyu” – gerekse de onlar ve Uygurlarla yakın ilişkileri olan Toharlarla bağlantılı olarak (Ortaçağ Uygur metinlerinde Tohar lisanının yerel adı: Ārśi’) karşımıza çıkmaktadır. Aynı zamanda As Doğu Türkistan – Güney Kazakistan’ın kadim Türk boylarından Usunlar ve Gök Türkler’in yöneticiği uruğu Aşina ile de ilişkilendirilmiştir. Arsi ise ilginç bir biçimde Arsilas şeklinde VI. Yüzyıl Bizans kaynaklarında (Menander Protektor) Gök Türkler’in “yaşlı-kıdemli” idarecisi şeklinde kendine yer bulmuştur. Ortaçağ’da genel itibariyle Alanlar ile özdeşleştirilen As-Arsi grubu, esas olarak kuvvetle muhtemel Az/As formu biçiminde Gök Türk ve bilhassa Türgişlerin önemli bir boyu olarak yerlerini almışlardır. Çin kaynaklarında Türgiş (On-Ok) konfederasyonunun Nushibi kanadının beş boyundan biri Axijie/A-hsi-chieh (Ärski?/*Asigi?) olarak görülürken, İslam kaynaklarında ise Tuhsilerle birlikte Türgişlerin asli iki boyundan biri oldukları anlaşılmaktadır. Gök Türk ve Uygur yazıtları ile Güney Sibirya’daki muhtelif taş yazıtlarda adları geçen bu boyun gerek yazılı kaynaklar gerekse de arkeolojik materyaller ile desteklenen tarihsel konumu onların Gök Türk, Türgiş (On-Ok) ve Kırgız etnogeneslerinin oluşumunda da etkin bir rol oynamış olabileceklerini göstermektedir. Günümüzde Kafkasya ve Orta Asya – Güney Sibirya hattında As/Az endonimini ve/veya etnonimini, Karaçay-Balkarlar (onlar için ayrıca Alan tabiri de kullanılmaktadır), Kırgızlar, Özbekler, İtil Tatarları, Altaylılar, Güney Sibiryalı Telengütler gibi muhtelif Türk grupları arasında varlığını sürdüğü bilinmektedir.
Primary Language | Turkish |
---|---|
Journal Section | Articles |
Authors | |
Publication Date | January 20, 2022 |
Submission Date | October 20, 2021 |
Published in Issue | Year 2022 Volume: 4 Issue: 7 |