Bu araştırmanın amacı üniversite öğrencilerinin
bilişsel esneklik düzeylerine göre sosyal problem çözme tutum ve tarzlarının
incelenmesidir. Bu araştırmanın verileri 2014 yılında Gaziantep
Üniversitesinde okuyan ve dört yıllık fakültelere (Eğitim Fakültesi,
Mühendislik Fakültesi, Beden Eğitimi ve Spor Yüksek Okulu) devam eden, 18–25
yaş arasındaki öğrencilerden kolay ulaşılabilir örnekleme yoluyla elde
edilmiştir. Araştırmaya 109 kız, 111 erkek öğrenci katılmıştır. Araştırmada
veri toplama araçları olarak Martin ve Rubin (1995) tarafından geliştirilen ve
Altunkol (2011) tarafından Türkçe uyarlama çalışmaları yapılan Bilişsel
Esneklik Ölçeği (BEÖ), D’ Zurilla, Nezu
ve Maydeu-Olivares, (2004) tarafından revize edilen ve Çekici (2009) tarafından
Türkçeye uyarlanan Sosyal Problem Çözme Envanteri – Kısa Formu kullanılmıştır.
Araştırma sonucuna göre; üniversite öğrencilerinin, sosyal problem çözme
becerilerinin, probleme yönelik tutumlarının ve problem çözme tarzlarının
bilişsel esneklik düzeylerine göre anlamlı bir şekilde farklılaştığı görülmüştür. Buna göre; bilişsel esneklik düzeyi yüksek
olan öğrencilerin, probleme yönelik tutumları, düşük ve orta düzeyde olan
öğrencilere göre daha olumludur. Problem çözme tarzları göz önüne alındığında
ise, yine bilişsel esneklik düzeyleri yüksek olan öğrencilerin daha etkili
problem çözme tarzlarına sahip oldukları görülmektedir. Rasyonel Problem Çözme
Alt ölçeğinde bilişsel esneklik düzeyi yüksek olan öğrencilerin daha yüksek
puanlara; Dikkatsiz/Dürtüsel Problem Çözme ve Kaçınan
Problem Çözme Alt ölçeğinde ise daha düşük puanlara sahip oldukları ortaya
konmuştur. Bilişsel
esnekliğin geliştirilebilir bir beceri olduğu düşünüldüğünde bu araştırma
sonuçlarından hareketle özellikle bilişsel esneklik düzeyi düşük olan bireylere
yönelik psiko-eğitim programlarının geliştirilmesi ve uygulanması önerilebilir.
The aim of this study is to
examine the social problem solving attitudes and styles of university students
based on their levels of cognitive flexibility. Using the convenience sampling
method, data was collected from 18-25 year-old university students attending
four-year faculties (including the Education Faculty, Engineering Faculty, and
the School of Physical Education and Sports) at Gaziantep University. The study
participants were 109 females and 111 males. The data collection instruments of
the study were the Cognitive Flexibility Scale (CFS), which was developed by Martin
and Rubin (1995) and adapted into Turkish by Altunkol (2011), and the Social
Problem Solving Inventory-Short Version, which was revised by D’ Zurilla, Nezu and Maydeu-Olivares (2004)
and adapted into Turkish by Çekici (2009). The study results showed that
university students’ social problem solving skills as well as attitudes and
styles towards a problem, significantly differed in terms of their cognitive
flexibility levels. Thus, the attitudes of students with high cognitive
flexibility towards a problem were more positive than the ones with low and
moderate levels of cognitive flexibility. Considering problem solving styles,
the students with high cognitive flexibility levels were found to have better
problem solving styles. It was found that the students with high cognitive
flexibility levels scored higher in Rational Problem Solving Sub-scale; and
scored less in Inattentive/Impulsive Problem Solving and Avoidant Problem
Solving Subscales. Considering the fact that cognitive flexibility is an
ability that can be improved, we suggest that psycho-educational training
programs be developed and used to improve cognitive flexibility levels of
individuals with low cognitive flexibility skills.
Primary Language | Turkish |
---|---|
Journal Section | Eğitim Bilimleri |
Authors | |
Publication Date | May 31, 2018 |
Published in Issue | Year 2018 Volume: 2 Issue: 1 |
Bu eser, Creative Commons Alıntı-GayriTicari-Türetilemez 4.0 Uluslararası Lisansı ile lisanslanmıştır.
This work is licensed under a Creative Commons Attribution-NonCommercial-NoDerivatives 4.0 International License.