Trafik kazalarından kaynaklı zararların hesaplanmasında, trafik sigortası genel şartlarının bağlayıcılığı tartışılagelmiştir. Yargıtay, önceleri sözleşme ile belirlenen (genel) şartlarda hesaplanan tazminatlar ile sigorta şirketini sorumlu tutmuş, artan zararda ise işletenin sorumluluğuna gidilebileceğini belirtmiştir. Sonralarda ise tazminat hesaplamalarında trafik sigortası genel şart hükümlerini yok saymış, sigorta şirketi, araç işleteni ve sürücü gibi tam zarardan sorumlu tutulmuştur. Trafik sigortacısının üçüncü kişiye karşı sözleşme ile sınırlı sorumluluğu görmezden gelinmiş; trafik sözleşmesi genel şartları (tazminatın hesaplanmasına ilişkin kuralları) kısmen yok sayılmıştır. Karayolları Trafik Kanunu metnine tazminat hesaplamasında genel şartlarında dikkate alınması hususunun eklenmesi (2016 değişikliği) ile Yargıtay bu defa genel şartları tanımış ve hesaplamalarda yaşam tablosu ve ıskonto (1,8 teknik faiz) açısından genel şartları dikkate almıştır. Ancak, Anayasa Mahkemesi iptal kararı (17.07.2020 tarihli ve E.: 2019/40; K.:2020/40) ve Danıştay yürütme durdurma kararı (8. Daire 2020/6495) ile eski uygulamaya dönülmüş ve bu defa kaza tarihindeki sözleşme şartları da görmezden gelinmiş, geriye dönük olarak yine genel şartlar yok sayılmıştır. Bu çalışma ile genel şartların zorunlu olarak sigorta poliçelerinde var olduğuna değinerek esasen haksız fiil (kaza) tarihinde geçerli olan sözleşme maddesi olarak uygulanabilirliği tartışılacaktır.
Zarar Sigortası Sorumluluk Sigortası Zorunlu Sigorta Trafik Sigortası Genel Şartları Üçüncü Kişi Yararına Sözleşme.
Primary Language | Turkish |
---|---|
Subjects | Law in Context |
Journal Section | Peer-Reviewed Articles |
Authors | |
Publication Date | October 31, 2022 |
Published in Issue | Year 2022 Volume: 12 Issue: Özel Sayı |