In this work it will be emphasized the globalization, capital and state relations. In every phase of the history, political powers wanted to utilize the economical power of class of capital and the class of capital wanted to utilize the privileges of the political institution. Based on mutual benefits, this relation sometimes resulted by state's intervention to economy and sometimes resulted by the privatization of the economy. With the globalization this process began to change totally in favor of the capital, on the world scale global economy was replaced by economical globalization. While spreading everywhere fervently, capitalism brought about social and class inequalities which stemmed from market economy and free trade. With the vanishing of social welfare states, these inequalities much more deepened because of neo-liberal politics. Our basic thesis is that; the process which is called globalization from the beginning has developed for the benefit of capitalist class, with the internationalization of financial markets productive activities were released from local power dynamics, and consequently with the invalidation of the borders of nation states global financial movements and the capital become the single political power in the world
Bu çalışmada, küreselleşme, sermaye ve devlet ilişkisi üzerinde durulacaktır. Politik iktidarlar, tarihin her döneminde sermaye sınıfının ekonomik gücünden, sermaye sınıfı da siyaset kurumunun ayrıcalıklarından yararlanmak istemiştir. Bu ilişki biçimi, kimi zaman devletin ekonomiye müdahale etmesiyle, kimi zaman da ekonominin özelleş(tiril)mesiyle sonuçlanmıştır. Küreselleşme ile birlikte bu süreç bütünüyle sermaye lehinde değişmeye başlamış ve dünya ölçeğinde gelişen küresel ekonomi yerini, ekonomik küreselleşmeye bırakmıştır. Kapitalizm, kural ve sınır tanımaz bir biçimde her yere yayılırken beraberinde pazar ekonomisinin, serbest ticaretin ve piyasanın yarattığı toplumsal ve sınıfsal eşitsizlikleri de getirmiştir. Refah devleti uygulamalarının tarihe karışmasıyla, söz konusu eşitsizlikler neoliberal politikalar sayesinde daha da derinleşmiştir. Bütün bu gelişmeler, küreselleşme denilen sürecin baştan itibaren kapitalist sınıfın amaçları doğrultusunda geliştiğini, mali pazarların ve piyasaların üretim faaliyetlerinin yerel güç dinamiklerinin egemenliği dışına çıktığını, dolayısıyla ulus-devletin sınırlarının hükümsüz kılınmasıyla dünyada küresel mali hareketlerin ve sermayenin tek politik güç haline gelmeye başladığını gösteriyor.
Anahtar kelimeler: İktidar, Sermaye, Küreselleşme, Devlet, Kapitalizm, Neo-liberalizm
İktidar Sermaye Küreselleşme Devlet Kapitalizm Neo-liberalizm
Primary Language | Turkish |
---|---|
Journal Section | Articles |
Authors | |
Publication Date | November 4, 2015 |
Published in Issue | Year 2014 Volume: 3 Issue: 5 |