Bu çalışmanın kavramsal çerçevesini, ulusal ve uluslararası mevzuatta yer alan
‘çocuk gelin’ olgusu oluşturmaktadır. Modern toplumlarda, on sekiz yaşın altında
yapılan her evliliğe ‘çocuk evliliği’, bu evliliğe mecbur bırakılan kız çocuklarına
da ‘çocuk gelin’ denilmektedir. Ulusal ve uluslararası yasal düzenlemelere
göre erken evlilikler, temel bir insan hakkı ihlali ve kız çocuklarına yönelik bir
şiddet eylemi olarak kabul edilmektedir. Buna karşın, evlilik yaşına gelmemiş
bir çocuğun hukuki olarak olmasa da, sosyolojik anlamda evlendirilmesi tüm
dünyada görülen bir durumdur. Türkiye’de, toplumsal bir sorun olarak varlığını
sürdüren çocuk gelin sorununa ilişkin, özellikle 2010 yılı ve sonrasında toplumsal
bir farkındalık yaşandığı görülmektedir. Çalışmada, geniş kitlelere ulaşabilen
bir kitle iletişim aracı olarak sinemanın, bu toplumsal bilinçlenmedeki rolü
araştırılmaktadır. 2010 sonrasında gösterime giren Lal Gece, Halam Geldi, Yarım ve Tereddüt filmleri olay örgüsü, konuyu ele alış şekli ve temsil düzeyi açısından
niteliksel içerik analizi yöntemiyle incelenmekte; bu filmler çerçevesinde
sinemanın, sorunun çözümüne katkı sunup sunmadığı araştırılmaktadır.
Primary Language | Turkish |
---|---|
Journal Section | Research Article |
Authors | |
Publication Date | October 1, 2018 |
Submission Date | June 15, 2018 |
Acceptance Date | August 15, 2018 |
Published in Issue | Year 2018 Volume: 10 Issue: 4 |