In this article, which corresponds to an attempt to
question and understand the city and myself as a sociologist with Wacquant, I discussed
his research practices, his rejections and propositions emerging from field. For
Wacquant, neighbourhoods are defined by distance and from above. In this
respect, I also underlined his emphasis on the fact that field research could
not be thought separately from theory. To realize this, I explored Wacquant’s
ideas on reflexivity mainly from the field research in Body and Soul. After a
brief evaluation of Wacquant’s studies on gender, I examined discussions and
impacts of his studies. Besides, I elaborated the concepts (“ghetto”,
“underclass”) and issues (“story concepts”, the role of the state, the
political and economic reasons behind change and transformations, the evaluation
of specific types of “marginality” in the historical context), significant for
urban sociology and social movement studies. With the necessity of a critical
revisit of the concepts from the field, I revealed his call for opening urban
sociology discussing his emphasis on the fact that studies on neighbourhoods
and the city are based on perceptions considered as “social reality",
their contribution to the production of stereotypes.
Kendimi
ve kenti, Wacquant’la sorgulama ve anlama çabama tekabül eden bu yazıda,
kendisinin araştırma pratiklerinden, kente ve kent sosyolojisine farklı
sahalardan yönelttiği itiraz ve getirdiği önerilerden bahsettim. Üzerinde
durduğum noktalardan biri, Wacquant’ın, mahallelerin, karamsar ve tek renkli bir
ses tonuyla, uzaktan ve yukarıdan betimlendiği tespitidir. Saha çalışmasının
teoriden ayrı düşünülemeyeceği fikrini ele alırken, Wacquant’ı, düşünümsellik
açısından, iç içe geçen boks ve sahanın anlatıldığı “Ruh ve Beden” çalışması
üzerinden değerlendirdim. Wacquant’ın çalışmalarını toplumsal cinsiyet
çalışmaları açısından kısaca değerlendirip, ardından, çalışmalarının yarattığı etki
ve tartışmalardan bahsettim. Bununla birlikte, kent sosyolojisi ve toplumsal
hareketler çalışmaları açısından önemli bulduğum, kendisinin de tartışmaya
açtığı kavram (“getto”, “sınıfaltı”) ve konulara (maskeleyici “masal
kavramlar”, devletin rolü, dönüşümlerin arkasındaki siyasi ve ekonomik
nedenler, “marjinalliğin” özgül biçimlerinin tarihsel bir bağlamda değerlendirilmesi)
değindim. Kent ve mahalleler hakkında yapılan çalışmaların “toplumsal gerçeklik”
olarak değerlendirilen algılara dayanması, damgalamaların üretilmesine katkısı
ve kavramların saha üzerinden eleştirel bir değerlendirmeye tabi tutulmasının
gereği vurgularından bahsedip kent sosyolojisini –politik ve ekonomik- açma
çağrısını dile getirdim.
Primary Language | Turkish |
---|---|
Journal Section | Articles |
Authors | |
Publication Date | May 14, 2019 |
Published in Issue | Year 2019 Volume: 10 Issue: 26 |