Bu araştırmada, 2013-2023 yılları arasında yaptığım saha araştırmalarının arka planına odaklanarak kent etnografisinde çoklu teknikleri bir arada kullanmanın metodolojik ve teorik katkılarını inceliyorum. Bu araştırmalar süresince tuttuğum alan notları üzerinden yürüyüşün kentsel mekândaki toplumsal yaşamı anlamaya katkısını ele alıyorum. İstanbul, İzmir ve Sapanca’da yürüttüğüm etnografik ve otoetnografik araştırmalar ve bu esnada yararlandığım yöntem ve tekniklerin kent etnografisinin olanaklarını genişletmeye etkisine odaklanıyorum. Metropolleşen kentin gündelik hayatını analiz ederken, kentte bir yaya olarak hareketliliği, hareketliliğin sınıfsallığını ve toplumsal cinsiyetini tartışıyorum. Görsel ve işitsel teknolojilerin imkânlarının gelişmesi, kentleşmeye başlayan bölgelerde kaybolan doğal yapının kaydını tutmaya da olanak yaratıyor. Mobil teknolojilerin artan etkisiyle sahada daha çok kullanılmaya başlanan fotoğraf çekimi ve video kaydı kent hafızası oluşturma ve kentin ve kentlinin hikâyesini toplamaya önemli katkı sağlıyor. Bununla birlikte, sahada çoklu metotları işletirken dikkate alınması gereken farklı dengeler devreye giriyor. Bu makalede, sahadaki ilişkilere ve araştırılanların gündelik hayatına müdahale etmeden metotların nasıl çoğaltabileceğine dair öneriler getirmeye çalışıyorum. Kent etnografisinde çoklu teknik kullanmanın dezavantajlı gruplar için ortaya çıkarabileceği katılımcı yöntemleri ve etnografiyi sosyal adalet için bir araç haline getirmenin imkanlarını değerlendiriyorum.
In this research, I examine the methodological and theoretical contributions of using multiple techniques together in urban ethnography, focusing on the background of the field studies I conducted between 2013-2023. I investigate the contribution of walking to understanding the urban social life through the field notes I took during my urban researches. I focus on the (auto)ethnographic researches I conducted in Istanbul, Izmir and Sapanca, and the effects of the techniques I used while expanding the possibilities of urban ethnography. While analyzing the daily life of the metropolitan city, I discuss mobility as a pedestrian in the city, its class and gender. The development of technologies also makes it possible to keep track of the natural structure that has disappeared in the areas that have begun to urbanize. Mobile technologies, increasingly used in the field, greatly contribute to urban memory and collecting city stories. However, different issues come into play when operating multiple techniques in the field. I am trying to develop suggestions on how the methods can be multiplied without interfering with the relationships in the field and the daily life of the researched. I explore the possibilities of employing participatory methods and transforming ethnography into a tool for social justice through the utilization of multiple techniques in urban ethnography, specifically for marginalized groups.
Primary Language | Turkish |
---|---|
Subjects | Urban Sociology and Community Studies |
Journal Section | Articles |
Authors | |
Early Pub Date | October 18, 2023 |
Publication Date | October 11, 2023 |
Published in Issue | Year 2023 Volume: 15 Issue: 41 |