Sovyetler Birliği'nin çözülmesi ve dağılması, Kafkasya'yı Kuzey ve Güney olmak üzere ikiye bölmüştür. Güney Kafkasya'da Azerbaycan, Ermenistan ve Gürcistan devletleri, Kuzey Kafkasya’da ise Rusya Federasyonu yer almaktadır. Güney Kafkasya bölgesinin jeopolitik, jeostratejik ve jeoekonomik özellikleri göz önüne alındığında, Sovyetler Birliği sonrası bölgesel ve bölge ötesi güçler tarafından çatışmaya, gerginliğe ve rekabete açık ve üzerinde yoğun güç ve nüfuz mücadelesi yapılan bir bölge haline gelmiştir. Güney Kafkasya; bir kültürler, diller, dinler ve etnik mozaiğidir. Bu durum, ekonomik, siyasi, askeri/güvenlik, sosyokültürel ve hukuki alanlarda anlaşmazlıkları, istikrarsızlıkları ve çatışmaları tetikleyen dolayısıyla da bölgenin istikrarını ve güvenliğini olumsuz olarak etkileyen ve bölgeyi daha karmaşık duruma sokan bir faktör olmuştur. Güney Kafkasya devletleri Rusya’nın gölgesinde, bölgede yeni bir konum elde etmek ve bağımsızlıktan sonra dış politikalarını tarihsel geçmişlerine, bölgede ve dünyada yeni bir siyasi atmosferin ve jeopolitik ortamın ortaya çıkmasına göre düzenlemek için çok çaba sarf ettiler. Güney Kafkasya'daki çatışma ortamı, güvensizlik, istikrarsızlık ve düşmanlıklar bölge ülkelerinin Rusya’ya şüpheyle yaklaşmalarına sebep oldu. Dağlık Karabağ, Abhazya ve Güney Osetya'daki çatışmalar sırasında Azerbaycan ve Gürcistan’ın hayal kırıklığına uğraması, çözümsüzlükler ve Rusya’nın hegemonyasından kurtulmak onların bölge ötesi ülkelere ve örgütlere yönelmelerine sebep oldu. Bu durumda ABD, AB ve NATO başta olmak üzere bölge ötesi yeni oyuncuların ve aktörlerin bölgede varlığının önü açıldı. Bu durum Rusya’nın bölgede daha baskıcı ve yıkıcı politikalar uygulamasına sebep oldu. Bu makalede, Güney Kafkasya krizinin Soğuk Savaş sonrası tarihi ve başta Rusya olmak üzere bölgeye komşu ülkelerin bölgeye yönelik güvenlik ve jeopolitik durumuna etkileri ve politikaları ile bölgenin gelecekteki koşulları analiz edilmektedir.
The dissolution of the Soviet Union divided the Caucasus into North and South. The states of Azerbaijan, Armenia and Georgia are located in the South Caucasus, and the Russian Federation is located in the North Caucasus. The South Caucasus appears to have geopolitical, geostrategic and geoeconomic features, and has become open to conflict, tension and competition by post-Soviet and trans-regional powers. The South Caucasus is a mosaic of cultures, languages, religions and ethnicities. This situation has been a factor triggering disagreements, instabilities and conflicts in economic, political, military, sociocultural and legal fields. The states of the South Caucasus endeavored to achieve a new position in the region and to organize their external (political) ties according to their historical background and the emergence of a new political atmosphere and geopolitical environment in the region and the world after independence. The conflict environment, insecurity, instability and emnity in the South Caucasus caused the countries of the region to approach Russia with suspicion. The disappointment of Azerbaijan and Georgia during the conflicts in Nagorno-Karabakh, Abkhazia and Ossetia caused them to turn to trans-regional countries and organizations. This paved the way for the presence of new players in the region, especially the USA, EU and NATO. In this article, the history of the South Caucasus crisis and its effects on the security and geopolitical situation of neighboring countries, especially Russia, and their policies and future conditions of the region are analyzed.
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Konular | Uluslararası İlişkiler |
Bölüm | Araştırma Makaleleri |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 15 Ocak 2023 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2022 Cilt: 2 Sayı: 2 |