Aim The aim of this study was to retrospectively determine the prevalence of intestinal parasites in patients, whose examination material was sent to parasitology laboratory of two different hospitals in Rize province during the period of January 2012 to June 2013. Materials and Methods Stool samples were examined by direct macroscopy, nativelugol and trichrome staining methods for protozoan (cyst or trophozoites) and helminths (eggs or larvae). Cellophane preparations were examined for Enterobius vermicularis eggs.Results A total of 9.994 samples were investigated and parasites were identified from 240 samples (2.4%). Entamoeba coli (59.6%) was determined the most common parasite among the identified parasites and it was followed by E. vermicularis (12.5%), G. intestinalis (12.1%) and Entamoeba histolytica/dispar/dispar (9.6 %). Conclusion There is less studies showing the prevalence of intestinal parasites in our region. It is compared to the work done in different places and times, parasites ration in our province was found very low (2.4%). The acceptance of the appropriate sample and the use of high sensitivity methods of investigation should be expanded for the effective recognition of parasitosis and their successful treatment. There is a slight improvement for socio-economic and environmental conditions in our country, but the parasitic infections are still a current and continous health problem in our society. Key words:Rize, intestinal parasites, prevalence
Amaç: Bu çalışmada Ocak 2012-Nisan 2013 tarihleri arasında Rize ilinde bulunan iki farklı hastanenin parazitoloji laboratuvarına gönderilen hastaların örneklerinde bağırsak parazitlerinin prevalansının retrospektif olarak belirlenmesi amaçlanmıştır.
Yöntemler: Dışkı örneklerinde makroskobik, nativ-lügol ve trikrom boyama yöntemleri ile protozoon (kist veya trofozoiti) ve helmint (yumurta veya larva) varlığı araştırılmıştır. Selofanlı lam preparatları ise Enterobius vermicularis yumurtası açısından incelenmiştir.
Bulgular: Toplam 9994 örneğin 240’ında (%2,4) parazite rastlanırken, tanımlanan parazitlerden Entemoeba coli (%59,6) en sık saptanan parazit türü olmuş ve onu E. vermicularis (%13,0), G. intestinalis (%12,1) ve Entamoeba histolytica/dispar (%9,6) takip etmiştir.
Sonuç: Bölgemize ait bağırsak parazit sıklığını gösteren çok fazla çalışma bulunmamaktadır. Değişik yer ve zamanlarda yapılan çalışmalarla kıyaslandığında ilimizdeki %2,4 parazit oranı oldukça düşük bulunmuştur. Parazitozların etkin olarak tanınması ve başarıyla tedavisi için uygun örnek kabulü ve duyarlılığı yüksek inceleme yöntemlerinin kullanımı yaygınlaştırılmalıdır. Ülkemizin sosyo-ekonomik ve çevresel koşullarında az da olsa bir düzelme olmakla birlikte paraziter enfeksiyonlar toplumumuzda halen güncelliğini koruyan bir sağlık problemi olarak devam etmektedir.
Primary Language | Turkish |
---|---|
Journal Section | Araştırma Makaleleri |
Authors | |
Publication Date | June 4, 2015 |
Published in Issue | Year 2013 Volume: 1 Issue: 2 |