The aim of this study is to determine the effects of vocal pieces of Turkish music tuned to 432 Hertz and 440 Hertz (Hz) on hearing performance. A4 (middle A) at 440 Hz, which was agreed upon as the standard by the ISO in 1955, has been used in this frequency since then. When the historical process in Europe until the agreement on this frequency is examined, it is understood that different frequencies (voice-instruments) had been experienced. In Turkey, however, it was determined that instrument recordings made in different frequencies can be found on YouTube, yet there is no scientific research on the effect of songs performed at different frequencies on hearing and performance. In the study, three vocal pieces in song forms, chosen from Turkish Classical Music repertory, were performed by vocal artists who were accompanied with the instruments tuned to 432 Hz and 440 Hz frequency, and these were recorded in a studio. The opinions of participants were taken after playing the voice recordings listened by academicians (21 people), who specialized in different branches of music, and (2019-2020 academic year) students of music departments (80 people). In addition, the experience of the vocal artists on the subject who took part in the experimental process is also presented in the study. The study was conducted by mixed method. The data about the experimental process of the study was obtained by using one group post-test model. The results, obtained via survey and literature reviews and from qualitative and quantitative data, were analysed through non-parametric statistical method, and the data was interpreted benefiting from descriptive statistical analysis method.
Araştırma, 432 Hertz and 440 Hertz (Hz) frekanslarının temel alınmasıyla seslendirilen Türk müziği sözlü eserlerinin duyum ve icra üzerindeki etkilerinin tespit edilmesi amacıyla gerçekleştirilmiştir. Uluslararası Standardizasyon Örgütü tarafından 1955 yılında 440 Hz olarak kabul edilerek standartlaştırılan A4 (Orta La) sesi, günümüzde bu frekansta kullanılmaktadır. Avrupa’da bu frekansın kabulüne kadar olan tarihi süreç incelendiğinde farklı frekansların (ses-çalgı) deneyimlenmiş olduğu anlaşılmaktadır. Türkiye’de ise, farklı frekanslarda alınmış çalgı kayıtlarına YouTube üzerinden ulaşılabildiği, ancak vokal olarak farklı frekanslarda seslendirilen eserlerin duyum ve icra üzerindeki etkisine ilişkin herhangi bir bilimsel araştırmanın olmadığı tespit edilmiştir. Çalışmada, Türk sanat müziği repertuvarından seçilmiş şarkı formunda 3 adet sözlü eser, stüdyo ortamında 432 Hz ve 440 Hz frekanslarına akortlanmış çalgıların eşliğinde ses sanatçıları tarafından icra edilerek kaydedilmiştir. Müziğin farklı branşlarında uzmanlaşmış akademisyenler (21 kişi) ile müzik alanında eğitim gören (2019-2020) lisans öğrencilerine (80 kişi) dinletilen ses kayıtları aracılığıyla katılımcıların görüşleri alınmış, ayrıca deneysel süreçte yer alan ses sanatçılarının (2 kişi) konuya ilişkin deneyimlerine yer verilmiştir. Araştırma karma yöntem ile gerçekleştirilmiştir. Çalışmanın deneysel sürecine ilişkin veriler tek grup son test modeli kullanılarak elde edilmiştir. Anket ve literatür taraması yapılarak, nitel ve nicel verilerden elde edilen sonuçlar non-parametrik (Parametrik olmayan) istatistiksel metod kullanılarak analiz edilmiş, veriler ise betimsel istatistik analiz yönteminden faydalanılarak yorumlanmıştır.
Primary Language | Turkish |
---|---|
Journal Section | Araştırma Makalesi |
Authors | |
Early Pub Date | December 29, 2021 |
Publication Date | December 29, 2021 |
Published in Issue | Year 2021 Volume: 7 Issue: 2 |