Günümüzde tükenen kaynakları korumak, sera gazı emisyonlarını azaltmanın yollarını bulmak, iç mekanı zehirli kimyasallardan arındırmak için sürdürülebilir çevre politikalarına önem vermek gerekmektedir. Çalışmanın amacı bu konudaki çalışmaları incelemek, sürdürülebilir çevre politikalarını araştırmak ve gelecek nesiller için sürdürülebilirlik kavramının önemini farkettirmektir. Sürdürülebilir çevre politikaları, dünyada tüm disiplinlerin merkezine aldığı bir konu haline gelmiştir. Sürdürülebilir yaklaşımlar ekolojik tasarımlar ile birlikte çevreye karşı duyarlı, doğal kaynaklara saygılı bir yaklaşım biçimidir. Sürdürülebilirlik, ham maddeyi içinde bulunduğu bölgeden elde etmeyi amaçlayan, böylece ulaşım faktöründe ortaya çıkması olası hava kirliliğinin çevreye vereceği zarara kadar dikkate alan, geri dönüşümlü, doğada yok olan malzemeler ile tasarlanan ürünlerden oluşmaktadır. Bu konularla doğrudan ilişkili iç mimarlar, interdisipliner bir çalışma ile çevreye gelebilecek zararı ortadan kaldıracak ya da minimuma indirecek çözümler üretmeyi hedeflemektedir. Bu çözümler yapıdan başlayıp en ufak ölçek olan mobilyalara kadar uzanmaktadır. Yapı ölçeğinde düşünüldüğünde daha inşa aşamasından başlaması gereken sürdürülebilir yaklaşımlar iç mekan tasarımlarında ve mekanların içinde kullanılacak mobilya tasarımlarına kadar ön planda tutulması gereken önemli bir nokta haline gelmiştir. Sürdürülebilir mobilyalar daha sağlıklı mekanlar kullanmamıza ve doğayı yok etmeden ekolojik tasarımlarla çözümler bulmamıza sebep olmaktadır. Mobilyaların sürdürülebilir olması tükenen kaynakları minimuma indirerek kullanmak ya da hiç kullanmamak; yöreye has malzemelerle, ham madde kullanılması gibi tutumlar çevreye karşı daha duyarlı sonuçlar ortaya çıkmasına neden olacaktır. Artan nüfus, tükenen ve tükenmeye yüz tutmuş kaynaklar ve canlıları korumak için tüm dünya sürdürülebilir mobilya üretimine önem vermektedir. Sürdürülebilir yaklaşımlar tüm dünyanın önem verdiği bir konu haline gelmiş ve bu konuyu desteklemek adına çeşitli adımlar atılmıştır. Bu adımlardan bazıları çevreci yaklaşımlar ile yapılan tasarımlar için ortaya çıkartılan sertifikalalardır. Belli kriterlere sahip olununca, alınmaya hak kazanılan sertifikaları almak için sürdürülebilir politikalara uygun standartlara sahip, ürünler verilmesi zorunlu olmaktadır. Farklı ülkelerde farklı kriterelere sahip olan sertifikaların ortak noktası geri dönüştürülebilir malzeme kullanımı ve tükenen kaynakları korumaya yönelik olmalarıdır. Endüstri devriminden sonra dünyada birçok sanat akımı ortaya çıkmıştır. Bu akımlar çeşitli malzemeleri ön plana çıkarmış ve mobilya tasarımına yön vermiştir. Özellikle 1940’lı yıllarda; ekonomik, seri üretime uygun ve şekil alabilme özelliğinin sınırsız oluşundan dolayı mobilya üretim sektörüne giren plastik malzemenin zaman içerisinde, doğada uzun yıllar yok olmamasından kaynaklı çevresel faktörler, ekolojik malzeme arayışlarına geçmenin nedenleri arasındadır. Doğada kaybolmayan bir madde olan plastik kullanımı yerine farklı malzemeler ile yapılan tasarımlar ortaya atılmaya başlanmıştır. Dünyanın birçok yerinde, konuya duyarlı tasarımcılar farklı malzemeler ile sıradışı tasarımlara imza atmışlardır. Yapılan tasarımlarda hedef, geri dönüştürülebilir malzeme kullanımı olup çevreye zarar vermemesi birinci koşulu oluşturmaktadır. 1970 sonrası mobilya üretiminde plastik malzemelerin zararları, doğada yok olmayışı ve bunun gibi geri dönüştürülemeyen malzemeleri en aza indirerek daha ekolojik tasarımlara yer verilmiştir. Birçok tasarımcı geri dönüştürülebilir farklı malzemelerle tasarımlar yapmış, farkındalık yaratmışlardır. Yapılan tasarımlarda amaç, ilk başta geri dönüşümlü ekolojik malzemeler kullanmak olsa da zaman içinde mobilya üretiminde strüktür olarak güçlendirilmiş tasarımlar yerini almıştır. Çalışmada zaman içinde gerçekleşen farklı sürdürülebilir tasarımlar literatür taraması yöntemiyle araştırılmıştır. Zaman içerisinde sürdürülebilir mobilya üretiminin önemi kavranmış; ekolojik, sürdürülebilir tasarımlar önem kazanmıştır. Kazanılan çevreci yaklaşımların çevreye katkısının fark edilmesi amaçlanmıştır. Sürdürülebilir bir dünya için mikro ölçekten makro ölçeğe yapmamız gereken davranış biçimlerinden bahsedilmiş olup, bu konuda dünyanın günden güne geliştiğinden bahsedilmiştir.
Primary Language | Turkish |
---|---|
Journal Section | Review |
Authors | |
Publication Date | December 20, 2020 |
Submission Date | September 18, 2020 |
Acceptance Date | December 12, 2020 |
Published in Issue | Year 2020 Volume: 5 Issue: 6 |
International Journal of Human and Art Studies İJHAR; Licensed under the Creative Commons Attribution 4.0 International License.
International Journal of Human and Art Studies IJHAR has been registered with the decision of the Turkish Patent and Trademark Office, numbered 71248886-2020/24446 / E.2020-OE-458377.