İnsanoğlu, acının, hüznün paylaşılarak azalacağına, sevincin ise paylaşılarak çoğalacağına inanır. Bu paylaşım insanın düşünce dünyasından ziyade, gönül dünyasında yapması gereken bir eylemdir. Bazen bir türkü bir şarkı uzaklardaki özlemleri yakınlaştırır bazen de yanında zannettiklerini uzaklara götürerek insanları gönül köprüleri ile birbirine bağlar.
İnsan yalnız başına kaldığında zamanlarda imdadına ya bir türkü yetişir ya bir şarkı. Bildiği bir türkü, şarkı varsa dinleyerek eşlik eder ya da kendi kendine bir türkü, şarkı mırıldanır. Bir türkü nasıl ki duygularına tercüman olursa mektupta hâl diliyle konuşmanın bir aracı olmuştur.
İletişim araçlarının günümüzdeki kadar yaygın olmadığı zamanlarda mektuplar en önemli haberleşme vasıtaları olmuşlardır. Mektuplar, resmi yazışmaların yanı sıra, kişiye özel olarak yazılır. O mektuplardan günümüze kalanlar ise tarihi birer vesika olarak saklanmaktadır.
Telekomünikasyon ağlarının gelişmesiyle birlikte gerek resmi yazışmalar olsun gerekse özel yazışmalar yerini eposta ve sosyal ağ üzerinden sağlanmaya başlamıştır. Bundan dolayı da özellikle mektup gönderme, günümüz insanının gündeminden çıkmış bunun yanı sıra duygu ve düşünce dünyamıza hitap eden türküler de müzik arşivlerinde dinleyicisini bekleyen antika eserler gibi mahzun bırakılmıştır.
Günümüzde mektup, her ne kadar da işlevini yitirmiş gibi gözükse de geçmişten günümüze kadar mektubun ya da mektup yerine şiir olarak yazılan daha sonra da türkü/şarkı olarak bestelendiği bilinmektedir.
Bu çalışmamızda mektup, türkü ve şarkıların insan ilişkilerinde ne kadar önemli olduğunun yanı sıra geciken, gelmeyen mektupların insan içinde nasıl sevinçlere, üzüntülere, ağıtlara, türkülere konu olduğu, insanlar üzerindeki etkilerinin zaman içinde azaldığı, bu azalma ile birlikte türkülerin, şarkıların zamana direnerek gelecek kuşaklara nasıl aktarılacağı üzerinde duracağız.
-
-
İnsanoğlu, acının, hüznün paylaşılarak azalacağına, sevincin ise paylaşılarak çoğalacağına inanır. Bu paylaşım insanın düşünce dünyasından ziyade, gönül dünyasında yapması gereken bir eylemdir. Bazen bir türkü bir şarkı uzaklardaki özlemleri yakınlaştırır bazen de yanında zannettiklerini uzaklara götürerek insanları gönül köprüleri ile birbirine bağlar.
İnsan yalnız başına kaldığında zamanlarda imdadına ya bir türkü yetişir ya bir şarkı. Bildiği bir türkü, şarkı varsa dinleyerek eşlik eder ya da kendi kendine bir türkü, şarkı mırıldanır. Bir türkü nasıl ki duygularına tercüman olursa mektupta hâl diliyle konuşmanın bir aracı olmuştur.
İletişim araçlarının günümüzdeki kadar yaygın olmadığı zamanlarda mektuplar en önemli haberleşme vasıtaları olmuşlardır. Mektuplar, resmi yazışmaların yanı sıra, kişiye özel olarak yazılır. O mektuplardan günümüze kalanlar ise tarihi birer vesika olarak saklanmaktadır.
Telekomünikasyon ağlarının gelişmesiyle birlikte gerek resmi yazışmalar olsun gerekse özel yazışmalar yerini eposta ve sosyal ağ üzerinden sağlanmaya başlamıştır. Bundan dolayı da özellikle mektup gönderme, günümüz insanının gündeminden çıkmış bunun yanı sıra duygu ve düşünce dünyamıza hitap eden türküler de müzik arşivlerinde dinleyicisini bekleyen antika eserler gibi mahzun bırakılmıştır.
Günümüzde mektup, her ne kadar da işlevini yitirmiş gibi gözükse de geçmişten günümüze kadar mektubun ya da mektup yerine şiir olarak yazılan daha sonra da türkü/şarkı olarak bestelendiği bilinmektedir.
Bu çalışmamızda mektup, türkü ve şarkıların insan ilişkilerinde ne kadar önemli olduğunun yanı sıra geciken, gelmeyen mektupların insan içinde nasıl sevinçlere, üzüntülere, ağıtlara, türkülere konu olduğu, insanlar üzerindeki etkilerinin zaman içinde azaldığı, bu azalma ile birlikte türkülerin, şarkıların zamana direnerek gelecek kuşaklara nasıl aktarılacağı üzerinde duracağız.
Primary Language | Turkish |
---|---|
Subjects | Print Culture |
Journal Section | Research Article |
Authors | |
Publication Date | October 30, 2023 |
Submission Date | October 5, 2023 |
Published in Issue | Year 2023 Volume: 9 Issue: 20 |
International Journal of Humanities and Education (IJHE)
This work is licensed under a Creative Commons Attribution-NonCommercial-No Derivatives 4.0 (CC BY-NC-ND 4.0) International License.