Halvet, bir şeyhin gözetiminde ve genellikle çilehâne olarak adlandırılan özel mekânlarda gerçekleştirilen kırk günlük mânevî eğitim tecrübesidir. Bu eğitim süresince müridin dünyevî duygu, düşünce ve arzularından sıyrılıp dış dünya ile her türlü irtibatını kesmesi ve böylece rabbi ile baş başa kalması hedeflenmektedir. Hz. Musa’nın Sina Dağında geçirdiği kırk günlük inzivasını ve Hz. Muhammed’in Hira’daki uzlet hayatını temel alan bu uygulama tasavvufî eğitimde asırlarca etkin bir şekilde kullanılagelmiştir. Nakşibendiyye tarikatının Anadolu’daki temsilcilerinden Ahmed Ziyâüddin Gümüşhânevî (ö. 1893) de halveti tasavvufî eğitimde tatbik eden mutasavvıflardandır.
Kendisi de müteaddit defalar halvete girmek suretiyle yetişen Ahmed Ziyâüddin Gümüşhânevî, Câmiu’l-usûl fi’l-evliyâ adlı eserinde halvetin esasları ve uygulanışına dair önemli bilgiler vermektedir. Söz konusu eserde halvet öncesi hazırlık süreci, giriş adabı, halvet mekânının özellikleri, halvet esnasında hangi kurallara riayet edileceği, nelerin yenilip içilebileceği ve nelerin yasak olduğu gibi pek çok hususta malumat bulmak mümkündür.
Gümüşhânevî’nin açıklamalarına göre halvet; mürşidin izni ve gözetimi altında az yeme, az uyuma ve az konuşma esasına dayalı olarak ağır şartlar altında icra edilen bir eğitimdir. Dünya ile alakalı her türlü duygu ve düşüncenin halvet mekânının dışında bırakıldığı bu süreçte yalnızca zikrullah ile meşgul olunmakta ve gerçekleştirilen yoğun zikir vazifeleri ile Allah’a yakınlaşma hedeflenmektedir. Bunun yanında gündüzleri oruçlu geçirilmekte, geceleri teheccüd ve tesbih namazları ile ihya edilmektedir. Mürşidin yönlendirmesiyle gerçekleştirilen bu kırk günlük eğitimin ardından belirli bir mânevî olgunluğa erişen mürid tekrar toplumun içerisine karışmaktadır. Halvet yalnızca kırk günle sınırlı tutulmakta, daima uzlet içerisinde toplumdan soyutlanarak yaşamak ise hoş karşılanmamaktadır.
Khalwa is an experience of spiritual education which carried out under the supervision of a sheikh and in private spaces called cilehâne. During this education, abstraction of the murid from earthly feelings, thoughts and desires, cutting off all the contact with the world and being alone with the Lord are targeted. Khalwa is based on forty-day retreat of Prophet Musa on Mount Sinai and the days of Prophet Muhammed in the Cave of Hira. Khalwa has been effective for centuries in Sufi education. Ahmed Ziyauddin Gumushanevi (d. 1893), one of the representatives of the Naksibendi order in Anatolia, has implemented khalwa in spiritual education. Ahmed Ziyauddin Gumushanevi, raised by entering into khalwa, provides important information about the importance and application of khalwa in his work, Câmiu’l-usûl fi’l-evliyâ. This book deals with many issues such as preparation for seclusion, the properties of khalwa space, the principles and procedures of khalwa and prohibitions of khalwa. According to the description of Gumushanevi, khalwa is a sufi education which carried out under the supervision and permission of a mentor. Khalwa is based on eating less, sleeping less and talking less. Every emotion and thought about the world is left outside of the khalwa room. To get closer to Allah, a lot of zikrullah is needed. There are fasting at daytimes and praying at nights during a khalwa. After forty-day training, murid emerges from khalwa and goes among people. According to Gumushanevi it is unacceptable to continuously live isolated from the community.
Journal Section | Makaleler |
---|---|
Authors | |
Publication Date | October 1, 2016 |
Published in Issue | Year 2016 Volume: 2 Issue: 4 |
This work is licensed under a Creative Commons Attribution 4.0 International License.