İslam inanç sisteminde insan Allah’ın en değerli yaratığıdır. diğer bütün yaratıkları insan için yaratmıştır ve insanın emrine vermiştir. Kainat içerisinde yer küreyi havasıyla, suyuyla ve içinde vücut bulmuş milyonlarca canlı türüyle yaşanabilir bir çevre kılmıştır. Kendini sürekli yenileyen, muazzam bir dengeye sahip, canlı bir varlıktır o çevre. Öyle bir çevre ki sürekli kendisini yenileyen temizleyen canlı bir varlıktır ve muazzam bir dengeye sahiptir. Ancak insanda bulunan hükmetme ve daha çoğuna sahip olma hırsı insanı bu muazzam dengeyi bozacak bir takım davranışları sevk etmektedir.
İnsanlar çoğaldıkça ve geliştikçe medeniyetler inşa etmek ihtiyacı hissetmişlerdir. Ancak ne acıdır ki bunun için doğayı tahrip etmişler, ve sonucunda ad kurdukları medeniyetler çoğu zaman tahrip ettikleri doğa sebebiyle yıkılmak durumunda kalmıştır.
İnsanlık tarihi boyunca Allah’ın elçileri insanları Allah’ın doğaya koyduğu dengeyi bozmamaları konusunda uyarmıştır. Bu yönüyle çevrecilik insanların çevreyi tahrip etmeleri kadar eskidir. Bunun bayraktarlığını da Peygamberler yapmıştır.
Şurası bir gerçektir ki günümüzdeki çevre tahribatı asırlar öncesiyle değil bir asır öncesiyle bile asla ölçülemez
Dün ağacı kesmek yere çöp atmak çevreyi tahrip etmek anlamı taşıyordu. Bu gün ise sanayileşmenin ve ileri teknolojinin getirdiği tamiri mümkün olmayan ve tabiatın dengesini bozan çok sayıda problem var. Biyolojik kirlenmeden kimyasal atıklara, gürültü kirliliğinden nükleer tehlikeye varıncaya kadar yüzlerce ayrı konuda doğa tahribatı ile karşı karşıyayız.
İyimser düşünüldüğünde bu gün, insanlık artık olanların farkına varmaya başlamıştır. Artık içimizde en azından bunları dile getiren, insanlığın sağır kulaklarına haykıran birileri var. Ancak maalesef bu haykırışlar cılız kalmaktadır.
Bu gün toplumlar ve devletler, çevre tahribatını durdurma için bir takım sözleşmeler yapmakta, ulusal veya uluslar arası kurallar ve kanunlar ihdas etmekte ve bunları halklara ulaştırmaya çabalamaktadırlar. Çevrenin korunması bağlamında toplumların yönetilmesinde ve yönlendirilmesi mutlak bir gerekliliktir. Bu konuda kanunların hükümranlığı yanında dinin koyduğu kuralları hesaba katmak gerekir. Zira dünyanın büyük çoğunluğu bir dine inanmaktadır ve semavi dinlerin tamamında insanın insana ve topluma saygısı esastır. Özellikle İslam’ın bu konudaki hassasiyeti insanlara, özellikle Müslümanlara yeterince anlatılırsa çevreyi korumakta daha başarılı olunacağa muhakkaktır. Çünkü İslam’ın bütün prensipleri insan merkezlidir. Nihaî noktada insana zarar verecek her türlü eylemi yasaklamış, bunun aksine insana ve insanlığa fayda verecek faaliyetleri emretmiştir. Zaman ve şartlar ne kadar değişirse değişsin, çevre problemi ve algısı ne olursa olsun, İslam’ın insan merkezli bu bakış açısı meseleyi tam olarak teşhis edip tedavisine işaret etmektedir. Müslümanlığın bu yönü insanlara doğru anlatılırsa insanlardaki doğayı tahrip etme insiyakını ortadan kaldıracak önemli bir adım atılmış olacaktır.
The damage to nature caused by humanity with the rapid increase in population and the ever increasing need for more energy has almost reached the point of no return. The world has kept giving us chances to fix this but we are coming to the end of the rope. The existence of NGO’s and government organizations that aim to take local and universal action to remedy these damages is important but is not nearly enough in the long run. Increasing the level of individual awareness can help solve this problem more sustainably. Here religious institutions should also contribute to this effort.
Islam has an understanding of the environment that takes root in people and holds every person responsible individually. The world is entrusted to man and should be protected by him. Allah (c.c) ordered the protection of the balance of nature explicitly. The importance of nature in Islamic thought can also be found in the teachings of the Prophet Mohammed (pbuh). He recommended planting a tree, even if one sees the day of the apocalypse. The emphasis Islam puts on preserving the environment should be taught to Muslims and all humanity.
Environment Environmental Destruction Protection of Environment Environment in Islam Hadith
Primary Language | Turkish |
---|---|
Subjects | Religious Studies |
Journal Section | Articles |
Authors | |
Publication Date | December 31, 2020 |
Published in Issue | Year 2020 Issue: 4 |