The existence and characteristics of God have been of the most important discussion topics in the history of philosophy, and philosophical discourses about the existence of the Holy have reached a wide range of discourses in a dialectical line. The arguments for the existence of God also require a holistic perspective in the context of his relationship with the universe and the possibility of man to know God. The first criticism that Simon makes to the evidence in question is that they are already conceivable by very few people who do not need God to be proven to them. Secondly, the contradictions that will arise from explaining subjects such as God's attributes and creation with some analogies and the anthropomorphic understanding of God are the compulsions that contribute to the atheist thought. Nevertheless, Simon speaks of two conclusions of the God proofs: The unity of the existence of God and the ultimate point of all evidence is the concept of eternity. As a result, Simon criticizes his philosophical attitude of explaining everything by emphasizing the limits of the human mind and tries to show that knowing what we cannot comprehend is a kind of philosophical knowledge.
Tanrı’nın varlığı ve nitelikleri, felsefe tarihinde güncelliğini yitirmemiş önemli tartışma konularından biri olmuş ve Kutsalın varlığına dair felsefi söylemler diyalektik bir çizgide geniş bir söylem yelpazesine ulaşmıştır. Tanrı’nın varlığına ilişkin argümanlar onun evrenle ilişkisi ve insanın Tanrı’yı bilme imkânı bağlamında bütüncül bir bakış açısını da gerektirmektedir. Simon’un klasik delillere yönelttiği ilk eleştiri onların zaten kendilerine Tanrı’nın kanıtlanmasına ihtiyaç duymayan çok az insan tarafından kavranılabilecek bir yapıda olmasıdır. İkinci olarak, Tanrı’nın sıfatları ve yaratma gibi konuların bir takım analojilerle anlatılmasının doğuracağı çelişkilerin ve antropomorfik Tanrı anlayışının ateist düşünceye katkı sağlayan zorlamalar olduklarıdır. Simon, buna rağmen Tanrı kanıtlamalarının ortaya koyduğu iki sonuçtan söz etmektedir: Tanrı’nın varlığı hakkında sergilenen ittifak ve bütün delillerin dayandığı nihai noktanın sonsuzluk kavramı olduğu. Sonuç olarak Simon, her şeyi felsefî olarak açıklama tavrını, insan aklının sınırlarına vurguda bulunarak eleştirmekte ve neyi kavrayamayacağımızı bilmenin de bir tür felsefî bilgi olduğunu göstermeye çalışmaktadır.
Primary Language | Turkish |
---|---|
Subjects | Religious Studies |
Journal Section | Research Articles |
Authors | |
Publication Date | June 30, 2021 |
Submission Date | March 5, 2021 |
Published in Issue | Year 2021 Issue: 55 |
Journal of Ilahiyat Researches is licensed under a Creative Commons Attribution-NonCommercial-NoDerivatives 4.0 International License.