This paper centres on the notions of consumption, consumption society and
consumption culture. It seeks to present a comparative analysis by addressing the ways these
notions have been defined in the literature. The paper moreover focuses on the contemporary
meanings of these notions, with a prior focus on the consumption phenomenon. In this context,
the manipulation of needs thesis, the society of spectacle theory, the claim that advertisement is
a means to boost consumption and the notion that consumption is not related to the amount of
purchased goods are tackled in this work. Based upon a comparative analysis, which addresses
the social, cultural and economic dimensions of the consumption phenomenon, it touches upon
the notion that the mere purchase of goods and their mere consumption in proportion to a
person’s needs does not automatically qualify people as consumers. It focuses on the point that in
consumption society consumption does not accrue out of a need anymore; instead consumption
itself becomes the need in consumption society. Consequently, people realize themselves not
anymore by producing culture, but by being merely added to the very objects of “consumption
culture”. As such, this paper argues that our age largely corresponds to an age dominated by
consumption culture. Through consumption, the individual ceases to produce expressions
relating to its culture. On the contrary, the commodity of consumption itself becomes the image
and communication vehicle of the individual. The study thereby seeks to demonstrate the extent
to which consumption culture has spread its very own culture into all areas of life.
Bu makale, tüketim, tüketim toplumu ve tüketim kültürü kavramlarına odaklanmaktadır.
Bu kavramların literatürde nasıl tanımlandığına değinerek, karşılaştırmalı bir analizini
sunmayı amaçlamaktadır. Ayrıca bu makalede tüketim olgusu başta olmak üzere, tüketim
toplumu ve tüketim kültürünün günümüzde ne ifade ettiğine odaklanılmaktadır. Bu bağlamda
ihtiyaçların manipülasyonu tezi, gösteri toplumu kuramı, reklamın bir tüketim propagandası
olduğu yönündeki iddia ve tüketimin fazla ürüne sahip olmayla herhangi bir bağlantısının
olmadığını ileri süren düşünce ele alınmaktadır. Tüketim olgusunun iktisadi, sosyal ve kültürel
olmak üzere çeşitli boyutlarını ele alan literatürün karşılaştırmalı bir analizi üzerine kurulan
bu çalışmada, sadece bir şeyler satın almanın insanları tüketici yapmadığına, insanın ihtiyacına
tekabül eden nesneleri tüketmesinin onu tüketiciye dönüştürmediğine değinilmektedir.
Tüketim toplumunda, tüketimin artık ihtiyaçtan dolayı gerçekleşmediğine aksine bizzat tüketimin
kendisinin bir ihtiyaç haline geldiğine odaklanılmaktadır. Böyle olduğu için de insanların
artık kültür yaratmadıklarına “tüketim kültürü”nün nesnelerine eklemlenerek kendilerini var
ettiklerine dikkat çekilmektedir. Bu doğrultuda genel olarak çağımızın artık tüketim kültürü-
nün hüküm sürdüğü bir çağ olduğu iddia edilmektedir. Bireyin artık tüketimle, kültürüne dair
bir ifade biçimi ortaya koymadığı tam tersine artık tüketim nesnesinin kendisinin birey için bir
imaj ve mesaj iletimi halini almış olduğu tartışılmaktadır. Bu anlamda tüketim kültürünün,
kendi kültürünü her yere sirayet ettirmiş olduğu gösterilmektedir.
Journal Section | Articles |
---|---|
Authors | |
Publication Date | April 20, 2017 |
Published in Issue | Year 2017 Volume: 4 Issue: 12 |